Halit Güllüoğlu
13 Mart 2009
Başkan Dr Fakıbaba “ Şanlıurfalıların 29 Martta Demokrasi dersi vereceğini” söylemiş. Bu ifade yorumlanmaya muhtaç değil. Gayet açıktır.Tabandan gelen tepkiler büyüyerek demokratik bir hukuki şekle büründü.Yani seçmen ayılmıştır kendisini yönetecek olan yöneticiyi bizzat seçme yeteneğini kazanmıştır.Ne yakından ne de uzaktan kumandaya ihtiyaç duymadan.Bu ahval ve Şartlar altında dahi olsa halk hedefini belirlemiştir.Tahminlerde yanılma payının olmasını inkar edemeyiz.Fakat görünen o ki Fakıbaba için atılan adımlardaki tempoda değişiklik yok.
Başkan Fakıbaba’nın dünkü basın açıklaması taktirle karşılanmıştır.Mademki “her şey Şanlıurfa içinse 11 Milletvekilimizin peşinden koşarım” demesi” anlamlıdır..Bu söz Milletvekillerimize uzanan bir defne dalıdır.Husumeti bir kenara iterek hizmet yarışı için var olmak.Sebepleri ne olursa olsun. Fakıbaba’nın faktörü artık inkar edilemez seviyededir..Bunda Doktor Beyin kendine özgü üstün kabiliyeti olduğunu iddia etmek anlamında söylemiyoruz.Dürüst namuslu adama halkın itibarı söz konusudur.Özelikle Şanlıurfalının daima “MAĞDURUN” yanında olduğuna dair çok örnekler vardır.
Urfalıyı galeyana getiren bazı olaylara tanık olmuşumdur.Bazı seçimler bir deprem gibi halktaki sloganlarla yeri yerinden oynatmıştır.Bağımsız aday Kadri Barut,koskoca Adalet Partisi zamanında genç yaşına rağmen büyük bir oyla Belediye Başkanlığına seçildi.Merhum eski Valilerimizden Kadri Eroğan “BABO” lakabıyla Urfalıların gönlünde taht kurup 1960 darbesinin ardından Milletvekilliğine seçildi.İnci Baba merhum hemşehrimizin bağımsız aday olarak aldığı oy sayısı hatırdan çıkmamıştır hala.Son genel seçimdeki Seyit Eyyüpoğlu’nun Milletvekilliği kazanımları hep alınacak derslerdir.. ,
Şimdi soyadında zaten “baba” taşıyan Başkan Fakıbaba’nın hararetli propagandası adeta kendiliğinden yürüyor. Sokaktaki çocuk dahi Fakıbaba diyor. Bütün bunlar neye alamettir düşünelim. İl dışındaki hemşehrilerimiz de aynı tartışmaların içindeler.Şanlıurfalılar neye baş kaldırmış diyenlere verilen cevap aynıdır.Peki bu zata bunca sevgi bağlılık ne için ne uğruna? Alçak gönüllü,çalışkandır,fakir babası,yemedi yedirmedi AKP den aday olma hakkı onundu.Bazıları Milletvekillerini gösterse de olayı daha çok kurcalamadan geçelim. .Şimdi Fakıbaba’nın özet olarak bağımsız aday olma hikayesi bu.Şanlıurfalı da vefa örneği olarak desteğini sürdürüyor.Garibanın kapısının önündeki kaldırım ve sokaktaki kilit taşları görmezlikten kim gelir.Açıktan akan pis sular ve şehrin genel temizliği nasıl yok sayılacaktır.Hani çocukluğumuzda öğretmenlerimiz bize “herkes evinin önünü temiz tutarsa Belediyeye gerek kalmaz “derlerdi.İşte böyle bir şey.
Durduğu yerde “Allah Kimseye Yürü Kulum” demez.Bir şeyi hakketmek için buna layık olmanın şartları vardır.;:belki de halkın vereceği Demokrasi dersindeki “kıssadan hisse” bunda gizlidir..
Hoşça kalın.