Köşe Yazısı

FAKIBABA (e)ve DÖNÜŞÜ

İbrahim Halil Okuyan

İbrahim Halil Okuyan

Tüm Yazıları Gör

         

 

        Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında   yapacağı konuşma öncesi Ak Parti’ye geçen Şanlıurfa Belediye Başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba’ya rozet taktı .

                        Başbakan Erdoğan’ın kendisine Ak Parti rozeti takması sırasında heyecanlı olduğu gözlenen Fakıbaba,

        “Sizleri, arkadaşlarımı ve ailemi özlemiştim.

        Bana bu fırsatı verdiniz.

        Size yürekten teşekkür ediyorum.

        Minnettarım.

        Sizin hoşgörünüz ve büyüklüğünüz, bu fırsatı bana verdi.

        Şu anda hem bende hem de Şanlıurfa’da müthiş bir bayram var.

        İnanın bu bayramı sebebi sizsiniz.

        Size ne kadar teşekkür etsem azdır.

        Buraya gelişim sadece bir makam değildir.

        Beni buraya geliş amacım Ak Parti’nin şanlı üyeliğini     alabilmektir.

        Bunu verdiğiniz için size minnettarım.

        İnşallah bundan sonra sizin ve partimin emrinde olacağım.

        Bir nefer gibi çalışacağım.

        Size yürekten teşekkür ediyorum” dedi.

       

        Bu habere genelde yanlış olduğunu düşünenler tepkilerini  dillendiriyorlar.

        Ancak 2009 da da  Fakıbaba AKP’ce aday gösterilmediği için tepkiliydik.

        Bunun erken ilanı iyi oldu Belediye çalışanları daha büyük     heyecanla seçime kadar çalışacaklardır.

        Fakıbaba artık, AKP; “Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı  adayıdır demekte doğru değildir.

        Ama inanıyorum bu yeni şekliyle Belediye daha büyük işler   yapacaktır seçime kadar.

        Şimdi Hizmet Gazetesinde yayınlanan 31.Mart.2009 tarihli yazımı tekrar dikkatinize sunmak istiyorum.

 

            ŞİMDİ SIRA BİZDE…

        Bugünde, Şanlıurfa’daki, yerel seçimlerini irdeleyelim.

        Kara köprü belediye başkanı AKP adayı,

        Ahmet Güzel ;

        Seçimde kendime rakip göremiyorum ancak tek rakibim var

     O da Ahmet Güzeldir, Laf Değil hizmet Ürettik” demişti.

      (TBMM) eski Başkanı ve AK Parti Manisa Milletvekili Bülent         Arınç ; “ Karaköprü, Manisa’yı geçmiş ” demişti..

        29.Mart.2009 tarihinde yapılan yerel secimde AKP adaylarına     destek için Şanlıurfa’ya gelen, Manisa milletvekilleri Bülent Arınç ve Hüseyin Tanrıverdi, kendi illerinde secimi kaybettiler.         Dağıtılan miting fotoğraflarında alenen birkaç insan         kopyalanarak çeşitli boşluklara yapıştırılmış ve alanın daha   kalabalık gösterilmeye çalışıldığı Manisa da, belediye Başkanlığını MHP ’ li aday kazandı.

        Bunda Sayın Arınç’ın “ Kara köprü Manisa yı geçmiş lafına     Manisaların tepkisi mi? Sebep oldu bilmiyoruz (!).

        Halk arasında böyle durumlarda “ Kelin ilacı olsaydı, önce      kendi başına sürerdi ” derler.

         Ve Karaköprü’de :

        “Amacım yalnızca ve yalnızca Karaköprü ye        hizmettir. Hizmetlerin, projelerin en güzelini getiriyorum.      

        Hizmet şeffaf olacak, Karaköprülülerin hizmet birimi olacak.       Siyaset hizmet için, insan için vardır. 

        Urfa ve Karaköprü hizmete dayalı siyaseti görsün.

      Benim teşkilatım ve partim yok.

      Benim her şeyim sizlersiniz  diyen,

        Karaköprü Bağımsız Belediye Başkan Adayı Av. Nihat Çiftçi        secimi kazandı ve orada ceket lafı da edilmemişti.

        Bu secimde AKP nin, Başkan Fakıbaba ‘yı bağımsız aday olmaya   mecbur bırakması, Saadet Partisinde de önemli ölçüde oy        kaybına yol açmıştır.

        Pek çok seçmen, oy pusulasında, Ahmet Fakıbaba sonda       olduğu için belediye meclis listesinde de son sırada olan AKP ye         evet mührünü basmıştır.

        Tabi ki bu zararın mertebesi tahmin edilemez.

        Belediye meclisi ile Fakıbaba arasında en fazla %10 fark     olması normaldi.

        Eski belediye başkanı Ahmet Bahçıvan, bu secimde,

        yeni bir basın sözcüsü olarak AKP nin kazancıdır.

        Viranşehir de DTP başarılı belediye başkanı Emrullah Cin’ i aday yapmayarak büyük riske girmiş sonuçta zorda olsa kıl payı secimi    kazanmıştır.

        Seçimde, Şanlıurfalının önüne konulan ceket dar gelmiştir.

        Türkiye genelinde halk:

        Başbakan Tayyip Erdogan’a; hala ilk partisin ama politikalarını,     ekibini ve halka bakış acını revize et , “En büyük benim         demiştir.

        Başbakan, yaptığı konuşmada ;

        Emaneti taşımak emin olmayı, dolayısıyla vakur olmayı        gerektirir. Bizim sevincimiz başkasının üzüntüsü olamaz. Biz AKP olarak, ne merkezi yönetimde ne yerel        yönetimde hiçbir        zaman bize oy verenlerle bize oy vermeyenler arasında bir      ayrım yapmadık , yapmayacağız, Mesajı aldım gereğini         yapacağım, Seçimi kazanan tüm belediye başkanlarına şunu     ifade ediyorum,hepinize eşit mesafedeyiz, hepinizi kendi       partimizin belediye başkanları gibi görüyoruz ,Sandıktan        çıkarak belediye başkanlığı koltuğuna oturacak tüm    arkadaşlarıma tavsiyem bu kucaklayıcı tavrı sergilemeli ve   adaletli bir şekilde şehirlerine hizmet etmelidir ”.dedi..

        AKP nin tekrar halkın teveccühünü kazanması hepimizin dileği      olmalıdır. Dünya büyük sıkıntılardan geçmektedir ve siyasi    istikrara çok ihtiyacımız vardır.

 

        Belediye Meclisinde yer alan AKP li hemşerilerimizin, iktidar         Partisinin Belediye Meclisinde, muhalefet yapan temsilcisi olarak        değil de, Sayın Başbakanın yukarıdaki yaklaşımına uygun olarak,   mecliste maksimum konsensüs (fikir birliği, uzlaşma ) sağlamak   çabası içinde olacaklarını umuyorum.

 

        Şimdide Başkan Fakıbaba bu çalışma arzusunu nereden buluyor? Sorusuna cevap arayalım.

 

        Ben, buna ancak empati ( duygudaşlık ) yaparak yanıt verebilirim.

        Bizler, öncelikle iyi bir üniversiteye girmek için 11 yıl çok    çalışıyoruz.

        Sonra iyi bir eğitim aldıktan sonra çalışmaya başlıyoruz.      Arkasından evlenme, çocuk derken bu defa        çocuklarımızın da       aynı şekilde başarılı olması için çalışıyoruz.

        Bu arada para kazanıyoruz, çocukların eğitimi de bitiyor.

        Sonra düşünüyoruz.

        Allah bizi doğuştan farklı yaratmış, bu farkla devletimizin   imkânlarıyla okumak imkânı bulabildik, kendimize ve ailemize       karşı sorumluluklarımı yerine getirdik ama         bizimle aynı imkânı     bulamayan, vergileriyle okuduğumuz halkımıza olan borcumuz,        hala duruyor.

        O halde bundan sonra gücümüz yettiği kadar halkımız için    çalışmalı ve onlara olan borcumuzu azaltmaya çalışmalıyız.

        İşte Başkan Fakıbaba ‘nın,

        Bu çalışma enerjisi buradan kaynaklanıyor.

        Unutmayalım aynı yük hepimizin sırtında.

        Hepimiz aynı şekilde borçluyuz.

        Artık secim bitmiştir, halk mesajını ve tercihini belli etmiştir.        Seçim zamanındaki kırıcı söylemler unutulmalıdır.

        Artık görev verilenler, vaatlerini unutmadan,

        halk arasında ayrım yapmadan çalışmalılardır.

       

        Hz.Mevlana ne demiş ?

        Sana yapılan kötülükleri ve senin yaptıgın iyilikleri hemen    unut,senin yaptıgın kötülükleri ve sana yapılan iyilikleri sakın unutma”

       

        O halde Başkan Fakıbaba ve ekibi 30.Mart.2009 tarihinden         önceki, her şeyi sıfırlayacak ve sadece verdiği sözleri ve yaptığı   yanlışları (öz eleştiri yapacak ) unutmayacak, yeni bir beyaz      sayfa açarak, herkesi ama herkesi kucaklamalıdır.

        Dün sabah, billboardlarda (ilan tahtalarında) bir afiş gördüm.      Çok duygulandım.

        Alışılmamış bir şeydi bu.

        Genelde, birinden bir şey isteriz,

        işimiz olunca bir teşekkürü dahi esirgeriz.

         Bu afişte yazılanlar:

        “ Teşekkürler Şanlıurfa, Urfa son sözü söyledi, Şimdi sıra   bizde! Oy veren-vermeyen tüm hemşerilerime teşekkür ediyor, Şanlıurfalıların istikrar ve hizmet için yaptıkları     tercihe layık olmak için canla başla çalışmaya devam       edeceğimize söz veriyorum !”.

      Şanlıurfa Belediye Başkanı.       

        Ahmet Eşref FAKIBABA. İdi. 

        Bu bir ilkti ama çok şık bir mesajdı.

        Ama bu yetmez, bizler, yani Şanlıurfa için bir şeyler yapabilecek         herkes ama herkes bunun altına imzasını atmalıdır.

        Ben şahsım adına, hiçbir karşılık beklemeden ve yetki   istemeden, bildiğim her konuda, Sayın Belediye Başkanı ve      ekibinden verilecek her türlü görevi, yapmaya, katkı sunmaya   hazır olduğumu beyan ediyorum.

        Bu benim Şanlıurfa halkına         borcumdur.

        Çalıştık başardık, çalışacağız daha fazlasını başaracağız.”

 

        Aradan yıllar geçti köprünün altından çok sular geçti ve

        Bu günlere geldik.

        Yapılanları ve yapılmayanları,

        Doğru ve Yanlış yapılanların takdiri de halka aittir.

        Bunu bekleyip göreceğiz.

 

        Saygılarımla

 

        İbrahim Halil Okuyan

        İnşaat yüksek mühendisi

        24.01.2013 Şanlıurfa

 

     

 

1.272 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir