Mehmet Göncü
9 Şubat 2012
Haremlik ve Selamlığı olan çok amaçlı odaları, zerzembeleri, develikleri ve de çok güzel bir bahçesi bulunan ve terasları eyvanları ile muhteşem bir tarihi Urfa eviydi bu mekân.
Gerçekten bu güzel bina Urfa mimari kültürünün adeta yaşayan bir tanığı konumundadır.
Bu manada ilimizi ziyaret eden yüzlerce yerli ve yabancı turist Devlet Güzel Sanatlar Galerisi olarak kullanılan bu yeri gezdiklerinde, sergilenen eserler kadar bu tarihi mekânı görmenin mutluluğunu da dile getirdiklerine ben bir çok defa tanık olmuşumdur.
Hacı Hafız Ahmet Efendi’ye ait bu Urfa Evi ilimize birçok eser kazandırmış olan ve kendisini her zaman minnet ve şükranla andığımız eski Valilerimizden Sayın Ziyaeddin Akbulut döneminde Devlet Güzel Sanatlar Galerisi olarak açılmıştı.
Eski Kültür ve Turizm Müdiremiz Sayın Nevin Güllüoğlu döneminde ve sonraki müdürlerimizin hizmet ifa ettiği günlerde bu tarihi binayı dolaşırken hem sergileri gezer, hem de o mekânda seramik, heykel ve resim dersi olan gönüllü öğrenci ve öğretmenlerle tanışır, gelecek nesillerimizin temsilcileri olan gençlerle iftihar eder ve mutlu olurdum. Ancak şimdi eskisi gibi mutlu olamıyorum. Ne acı ki bu tarihi mekân artık Güzel Sanatlar Galerisi olarak kullanılmıyor. Yüreğime derin bir hüzün çöktüğü için de artık o kaldırımdan yürümüyorum.
Duyduğuma göre, bu muhteşem mekân Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğüne tahsis edilmiş.
Hiç kuşku yok ki, bu kurum da Urfamız için çok çok önemli ve değerlidir. Bana göre, bahse konu olan bina hem Koruma Kurulunca ve hem de Güzel Sanatlar Galerisi olarak kullanılacak büyüklüktedir.
Bütün içtenliğimle söylüyorum. Urfamıza atandığı çok kısa bir zaman süresi içerisinde ilimizde çok güzel ve faydalı işleri hayata geçiren Sayın Valimiz Celalettin Güvenç’ten bu dileğimizin değerlendirilmesi hususunu en samimi duygularımla arz ve istirham ediyorum.
Dürüst ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileği ile kalın sağlıcakla…