Halit Güllüoğlu
22 Ekim 2009
Hani meşhur bir söz vardır ”İnsan hayal ettiği müddetçe yaşar” deriz. Öyleyse hayal ile gerçeğin ciddi bir ilişkisi var demektir.Büyük Padişahlarımızdan 2.Abdülhamidin bugün dahi hayal sandığımız Hicaz Demiryolu o günün hayalinden öte sayılmasına rağmen yapılmış olmasıyla ne kadar övünsek azdır.
Fırat’ın üzerinde kurulacak “Yedi Küpeli Gelin” olarak anılan proje hayali bugün gözler önündedir. Öyleyse Cumhuriyetten bu yana Şanlıurfa’mıza Demiryolunun getirilmesi Neden hayal sayılsın. Yeter ki bu projelerde samimiyet olsun. Son günlerin gündemini Demiryolumuz işgal etmektedir. Organize Sanayiye kadar gelmesi yeterli diyenler neden eksik hesaplamalar yaparlar bilinmez. Bilinen odur ki GAP’ın gereği sadece Demiryolunda yük taşımacılığı değildir.
Şanlıurfa Peygamberler diyarıdır. Her dine mensup insanları cezp edecek inanç turizmine açıktır. Hele akraba komşularımız Irak, Suriye ile ilerleyen ilişkilerimiz dikkate alındığında Şanlıurfa İl merkezine yakın bir büyük İstasyonun gereği tartışmasızdır.
Geçmişte bazı iktidarlara Demiryolu konusundaki Şanlıurfalıların talepleri hiçbir zaman ciddiye alınmamıştır. Bilmem buna ne demeliyiz? Şimdi bazı inandırıcı çalışmalar var Şanlıurfa demiryolu için. Organize Sanayi Bölgesine kadar gelişi aşağı yukarı gerçeklik kazanıyor. Amma bununla ilgili çalışmalarda Sayın Valimizin her halu karda Şehir merkezine yakın bir noktada diretmesi Şanlıurfa kamuoyunu memnun etmiştir.
Bir asır öncesindeki teknolojiyle dahi ceddimiz Demiryolunu dağlardan çöllerden geçirerek Hicaza ulaştırmış. Bu hayalin gerçekleşmesi değil midir? Çağın ileri düzeye erişmiş teknolojisiyle Suruç ilçemizin Suriye sınırından Şanlıurfa’ya Demiryolunu getirmenin hayal sayılması dahi ayıbımız olacaktır.
Oldum olası kamuoyumuz bir türlü böylesi hizmet ve eserlerle dikkat çekici olamadı. Bu Şanlıurfalıyı hatta kendimizi kötümseme ya da küçümseme anlamı taşımamalıdır elbette. Sadece keşke sesimizi sözümüzü etkili şekilde duyurabilsek ve hava yolu karayolunun önemli bir merkezi konumunda ki Urfa’mıza yanı başımızdaki Demiryoluyla Şanlıurfa’dan Uzakdoğu’ya hatta Çine kadar iş ve gezi yolculuklarına neden sahip olmayalım. Demiryollarının taşımacılıkta ve ulaşımdaki önemi her geçen gün artmaktadır. Öyleyse Şanlıurfa’mız Demiryoluna sahiplenmeyi çoktan hak etmiştir.
Demiryolunun gelişiyle, emeği geçen her kese teşekkür etmeliyiz. Yoksa yarınki neslimiz bugüne gelmiş gecikmeler için bizleri kınayacaklardır.