Mehmet Göncü
6 Ocak 2015
Kıymetli
okuyucularım, bildiğiniz gibi ilimiz Urfa, ülkemizdeki bir çok kent gibi
Büyükşehir statüsüne kavuştu.
Gerçekten
ilimiz, çok boyutlu ekonomik ve sosyal potansiyeli ile Büyükşehir olmayı hak
etmiş bir kenttir.
Sevgili
okuyucularım, bilinen bir gerçek var; o da her yeniliğin istisnasız bir
adaptasyon sürecinin olmasıdır.
İşte
Urfa bu yeni oluşumu, pozitif anlamda tüm kent sathında uygulamaya koyma uğraşı
içerisinde iken, hesapta olmayan ulvi bir sorunla karşı karşıya kaldı.
Bu
da hepinizin malumu olduğu üzere Suriye’den ülkemize ve ilimize gelen
sığınmacılar olayıdır.
Kesinlikle
söylüyorum; hiç kimse keyfi olarak ülkesini, evini barkını bırakıp başka bir
ülkeye göç edip sığınmaz.
Bu
nedenle: ilimize sığınmacı olarak
gelenleri kardeşlerimiz ve misafirlerimiz gibi karşılamamız gerekiyor.
Bu
manada kendimizi lütfen bir an onların yerine koyalım ve “Yüce ALLAH (cc) kimseyi
yerinden yurdundan etmesin” diye de dua edelim.
Aziz
okuyucularım, yeni büyük şehir olmak yukarıda da belirttiğim gibi çok faydalı
bir oluşumdur. Ancak bu oluşum bir o kadar da zaman isteyen bir iştir.
Bakınız;
İstanbul-Kocaeli (İzmit), Bursa ve İzmir gibi kentlerimiz isim konulmasa da yüz
yıllardır Büyükşehirdir. Ancak bu şehirlerin de hala birçok sorunu var.
Bu
nedenle yeni Büyükşehir olmuş ilimizdeki bazı sorunları çözmede bireyler olarak
geniş düşünüp sabırla hareket etmek ve de bu işte görev almış tüm atanmış ve
seçilmişlere de, kentin ve toplumun faydasına olacak her girişimlerine de
destek olmak gerektiğine inanıyorum.
Dürüst
ve şeffaf bir toplumda; lütufta geride, kahırda önde olan engin gönüllü
dostlarınızın çok olması dileğiyle kalın sağlıcakla.