Yarın  sivil toplum kuruluşlarımızın başkanları, Urfa’nın sorunlarını anlatmak için son dakikada  bir aksilik olmazsa başbakanla bir görüşme yapacak. Yapacak yapmasına da, ülkemiz bu kadar ciddi sorunlarla yüz yüzeyken gidipte ‘koskoca ‘ başbakanla,  sadece Urfa’nın sorunlarını konuşmak başbakanımıza haksızlık olmaz mı?   Adam  yüzümüze manasızca, boş boş bakmaz mı? Daha önemlisi, sizce başbakan  hazırladığı o milletvekili listesine, bu kadar yüksek nispette  oy veren bir kentin sorunlarını ciddiye alır mı?
Ülkede  işsizlik  almış başını gitmiş, yoksulluk sınırı, açlık sınırı tavan yapmış. Esnaf perişan, çiftçi perişan, işçi perişan, memur perişan. Borsa düşüşte.  Eğitim sistemimiz sizlere ömür. AB yolunda istop ettik.. Güneydoğu’da ölümler dahil hiçbir değişiklik yok… Milletin gözünün içine baka baka milletvekili maaşlarına % 70 zam.Yolsuzluklar adeta geçmişte yaşadıklarımıza rahmet okutuyor. Fakat  bunların hiçbiri  başbakanın umurunda  değil malumunuz. O ülkenin en can alıcı, en vahim, en ivedi sorununu bulmuş..  Türban da  Türban.. Saz ekibi Deniz Baykal.. Oryantalde Devlet Bahçeli. Alt kadroda  DTP, başka telden çalıyor. Meclis değil, gazino mübarek..Gel de canın sıkılmasın, gel de  içme..
Halbuki, bizim başbakanımız fukara babasıdır,kimseyi kış günü kömürsüz bırakmaz. Bizim başbakanımız özgürlükçüdür, TCK’nın 301. maddesini sırf özgürlük olsun diye yasalaştırmıştır. Gerekirse Amerika’ya rest çekecek kadar babayiğittir, hatta ilk restini başbakan olmazdan çok kısa bir süre  önce, Bush’u ziyaret edip,  ‘ben başbakan olacağım lan’ diyerek çekmiştir. Misafirperverdir, gelen Arap Devlet Başkanlarını ufak hediyeler karşılığı kusursuz bir ev sahipliği yapmıştır. Demokrattır, zira seçim meydanlarında Devlet Bahçeliyle ip polemiğini babası yapmıştır. Muhafazakardır, atadığı genel müdürler, karılarını aldatırken,  toplumun ahlakı bozulmasın diye sevgililerine  ‘dini nikah’ kıymayı ihmal etmemişlerdir.
Benim kafama yatmayan ise, STK’larımız hal böyleyken ,  başbakana   gidip de  ne anlatacaklarıdır. Hala tamamlamadıkları otobanın, tamamladıkları  kısmının adeta hükümetlerine benzediğini mi?. Uluslar Arası Hava Limanını fiyaskoyla neticelendiren, kargo kısmını elimizden alıp komşuya veren kendi hükümetinden başkası olmadığını mı?. Yetersiz olduğu için Adliye Sarayı yaptırdılarını ama yeni Adliye Sarayı’nın daha şimdiden Urfa’ya yetmediğini mi?.Bu hükümetin  5 sene boyunca  Gap’a tüm programlarında sadece iki satır yer verdiğini mi? Trafiğin belediye başkanlığı yaptığı ıstanbul’un trafiğinden beter hale geldiğini mi? Bence bunları anlatıp adamın  canını hiç sıkmasınlar.Zaten başbakanın umurunda bile olmaz. Sadece selam söylesinler hepimizden. Alıştı Urfa’lılar desinler
Hezimete Devamm…