Nejat Karagöz
5 Mayıs 2014
Binlerce yıllık kadim şehir.
Kendine göre bir örf ve ahlak anlayışı var; her şehrin olduğu gibi…
Eğlenceyi de eğlenmeyi de bilir.
Hatta 40-50 sene öncesinin eğlence mekânlarının bile şimdikilerden daha nezih, daha itibarlı yerler olduğunu söylemek mübalağa olmaz.
Ancak;
Kurallar ve kaideler,
Çevre ve maddi şartlar,
Sosyal çevre ve ahlak kuralları,
Ve nihayet memleket nizamı bu işlerde mutlaka riayet edilmesi gereken, olmazsa olmaz saiklardır.
Konu şu:
Yabancı sığınmacılar, yerli ortakları veya aracıları vasıtasıyla Urfa’da çeşitli yerlerde, mahalle aralarında eğlence (!) yeri açıp işletiyorlar.
İçerilerde neler döndüğünü kesin olarak bilmiyoruz çünkü bu gibi yerlere eğlenmek için girmek uygunsuz, neler olduğunu anlamak için girmekse anlamsız hatta belki de imkansız. Çünkü sadece tanıdıklarını ve kendilerinden olanı alıyorlarmış içeriye. Yani her isteyen de giremiyormuş!
Ancak gürültülerinin sokaklara taştığı, kafayı bulanların eğlenmeye (!) dışarıda devam etmek istemeleri çevre sakinleri için sıkıntı verici…
Bu gibi eğlence mekânlarının açılmasına, işletilmesine, insanların buralara gidip eğlenmelerine kimsenin bir diyeceği olamaz.
Ama isteyenin istediği yerde, yasal ve çevresel şartları hiçe sayarak bu gibi mekânları açıp işletmesi de kabul edilemez…
İlgililerin bir an önce bu gibi yerlerde neler olup bittiğinden haberdar olmaları, gerekli yasal prosedürü acilen uygulamaları gerekmektedir.
Bir de bu iş yayılırsa diye endişe etmemek de mümkün değil.
Zira her sokağa bir bar, çok gelir bize…