Halit Güllüoğlu
26 Ocak 2010
Yazının başlığına bakıp sakın hemen yanılgıya düşmeyelim.şaşkınlığa kapılmayalım.Sadece birazcık tebessümle Halil ü Rahman ve Aynı Zeliha Göllerinin yani Balıklıgölün tarihçesini gözden geçirip rivayetlerini hatırlamak yetecektir.Çünkü Balklıgölümüz nihayet gerçek kimliğine kavuştu.Hani Şanlıurfamızda sık sık şahit olduğumuz torun sahibi dahi olmuş insanlarımız vardır ya?Yasal olarak biz bunlara ketum kişiler deriz.Var olduğu halde yok sayılan kimseler.İşte Balıklıgölün başına gelen de işte böyle bir şey.Kısacası ve işin mizahi yönünü bir kenara bırakırsak Balıklıgöl artık her haliyle koruma altına alınmıştır.Kültür ve Tabiat Varlıkarını Koruma Kurulunca tesçil edilmiştir.
Aslında bu tesçilin hayırlar getireceği şüphesizdir.Ancak eski bir tabirle olay malumun ilanından ibaret olduğunu da kabul etmek gibidir.Öyleyse şaşılacak bir şeyin olmadığı sadece geç kalmışlığın ayıbının düzeltilmesi söz konusudur.Koskoca Balıklıgölümüzün bugüne kadar tesçilinin düşünülmemiş olmasıdır.İbrahim Peygamberin ateşe atılmasıyla ilgili İlahi buyruğa itirazmız yok.Ancak o tarihlerden bu yana rivayet odur ki,Halilürahman ve Aynızeliha gölleriyle içindeki balıkların Şanlıurfalılarca kutsal sayıldığı önemini korumaktadır.
Gerçekten de bir Urfalının tarih boyunca gölün tek bir balığına dahi zarar vermediği gerçektir.Bu doğa harikası üç dinin merkezi ve Dünyada eşi benzeri olmayan açık hava akvaryumu olmaktan öte mukaddes diyarın gölünün resmen korumaya alınmış olması ciddi bir olaydır..
Bundan böyle oradaki her şey güvenlik altına alınmıştır.Zaten Şanlıurfalı bu gölü asırlardır balıklarıyla birlikte gözü gibi korumuştur.Buna tek tanrılı üç büyük dinin Musevilik,Hırıstiyanlık ve Müslümanlıkça Hazreti İbrahim Peygamberin diyarı s
ayılması da ayrı bir özelliktir.Şanlıurfada ateşe atıldığı varsayım olsa bile Ülkemiz ve İlimiz adına inanç turizmi bakımından vazgeçilmez imkanlar sağlayacaktır.
Geçmişte Karakoyun deresinin taşmasıyla sellere maruz kalıp tahribata uğradığı halk arasında ve sair yazılı kaynaklarca nakledilmiştir.Halen de su sıkıntısı dolayısiyle balıkların zaman zaman öldüğünü görmekteyiz.DSİ nin sulama çıkış ağzından gölü besleme projesi için paranın gönderildiği söylenmektedir.Bütün bunların geçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür borçluyuz.Balıklıgölün bundan böyle Emin ellerde sonsuza kadar güzelliğinin korunacağından emin olarak kalması inancıyla hoşça kalınız.