Konuk Yazar
8 Ocak 2014
Sayın Başbakan’ın cevaplaması gereken 10 soruyu sizlerle paylaşmak ve de bu sorulara Sayın Başbakan’ın cevap vermesini ya da bu cevapları en azından bir düşünmesini istiyorum
1-Sayın Başbakan, her yolsuzluk olayını ya da iktidarınızı her zora düşüren olayı hep dış mihrakların, dış güçlerin işi diye mi göstereceksiniz?
2-Sizce bir polis ya da bir savcı, bir Bakanın şüpheli oğlu hakkında soruşturma başlatmadan önce babası olan Bakan’dan ya da, Başbakan’dan izin mi almalıdır? Sizin aklınız ya da vicdanınız buna izin veriyor mu?
3-Sizin iddianıza göre Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde paralel bir devlet var ise!!! ve de 17 Aralık operasyonlarından sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde bu olaylarla irtibatlandırıldığını iddia ettiğiniz 500’ün üzerinde polis şefi görevden alınarak başka görevlere atanırken, sizin iddianızla bu paralel devlet ya da çete dediğiniz görevden alınan polis şeflerine ülkeyi tekrar mı emanet ettiniz? Yoksa çete ya da paralel devlet kisvesi ve iddiaları altında tek güç olma savaşı mı vermektesiniz?
4-Ergenekon, Balyoz ve buna benzer soruşturmalarda Savcılara ve de Hakimlere destek çıkan siz değil miydiniz? Ve hatta bir Özel Yetkili Savcıya zırhlı araba tahsis eden sizin Adalet Bakanlığınız değil miydi? Şimdi ne oldu da aynı Savcılar sizin deyiminiz ile!!! paralel devlet, çete üyeleri oldular?
5- Açık hava toplantılarınızda “Yargıya sesleniyorum siz de içinizde kirlileri temizleyin. Siz de öyle pırlanta, tertemiz değilsiniz bizim de bildiklerimiz var…”, “Birileri eğer kalkıp intikam alacağım, bunun intikamını alacağım’, bu hırsla beraber kalkıp da yürütmeye, bir şeyleri dikte ettirmeye kalkarsa onun bedelini öder, er veya geç öder.”, şeklindeki tehditkar ve de baskıcı ifadeleriniz ile neyi söylemeyi, neyi ima etmeye çalışıyorsunuz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bir Başbakanı olarak görevini kötüye kullanan yargı mensupları mı var? Var ise bu görevi kötüye kullanma eylemlerine 17 Aralık tarihine kadar göz mü yumdunuz? Sizin böyle bir tutum ya da davranışınız var ise bu sizin yaptığınız suç değil midir?
Yok eğer görevini kötüye kullanan yargı mensupları yok ise, “içinizde kirliler” deyiminiz ile yargı mensuplarının özel hayatları ile ilgili elinizde kaset, cd, fişleme bilgileri mi var?
Her ne olursa olsun meydanlarda yargı mensuplarına tehditler savurmak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bir Başbakanı olarak size yakışıyor mu?
6- Hakimler Ve Savcılar Yüksek Kurulu’na (HSYK) hitaben “HSYK’yı kim yargılayacak? Öyle bir yetkim olsa anında yargılayayım” şeklindeki cümleleriniz, Anayasa ile kurulmuş olan Hakim ve Savcıların Yüksek Kurulu’na bir hakaret değilmi dir? Yoksa aklınızda HSYK’yı da çeteye sokmak sureti ile yargılamak gibi bir niyetiniz mi bulunmaktadır?
7- Sizin aynı zamanda yardımcınız olan, bir dönem Türkiye Büyük Millet Meclis Başkanlığı ve Devlet Bakanlığı yapmış, Mehmet Ali Şahin’in, Adalet Bakanlığı döneminde, Yargıtay’da görevli bir kişinin, “Fethullah Gülen’e, adını vermediği bir işadamıyla ilgili ne karar verilmesi gerektiği hususunu danıştığı” sözleri karşısında dönemin Adalet Bakanı olan Sayın Mehmet Ali Şahin bu konuda bir hukuki işlem başlatmışmış mıdır? ya da böyle bir konunun üzerine gitmiş midir? ya da gitmek istemiş midir? Böyle bir durumda, Sayın Hükümetinize ya da Adalet Bakanlığınızdan nasıl olur da Adalet bekleyebiliriz?
8- Ortada Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi Hakimliği tarafından verilmiş gözaltı ve arama kararı var iken, bu kararlar nasıl oluyor da bir Hukuk Devleti’nde uygulanamıyor? Bir polis şefinin bir Mahkeme kararını ya da savcılık talimatını uygulamaması gibi bir yetkisi ya da haddi olabilir mi?
9-Hukukun olmadığı, Hukukun Üstünlüğü’nün sağlanmadığı, yargı kararlarının uygulanmadığı bir ortamda sizce Türkiye Cumhuriyeti Devleti artık kalmış mıdır?
10-Daha ne kadar kurumları yıpratmaya, hukuku hiçe saymaya, insanları kutuplaştırmaya, komplo teorileriyle yolsuzlukları bastırmaya devam edeceksiniz?