Okumanın önem kazandığı ve eğitimin toplum hayatında sistemli bir şekilde ele alınmaya başladığı 1900’lü yılların başından bu yana, yönetimler geniş kitlelere okumayı sevdirmek için çeşitli arayışlar içine girmişlerdir. Bu konuda en göze batan faaliyetler okuma kampanyaları olmuştur. Çeşitli kurum ve kuruluşlar, kamuoyunun dikkatini çekecek mekânlarda topluca yaptıkları kitap okuma etkinlikleriyle topluma mesaj vermeye çalışmışlardır. Şanlıurfa […]
Binlerce yıldır yanı başımızda duruyorlar ama pek dikkatimizi çekmiyorlardı. şehrin en cazip yeri olan Balıklıgöl ve Urfa kalesinin oturduğu Damlacık Dağı, onun arkasındaki Top dağı bu mağaralardan yüzlercesini bağrında taşıyor taa akabeye kadar. Şanlıurfa mağaralar açısından zengin bir il. Mağara sayısı olarak 340-360 gibi bir rakam telaffuz edilmekte. Gerçi Urfa’daki mağara varlığına dikkatin çekilmesinde hemşerimiz […]
Yukarıdaki başlık Türkiye genelinde uygulanmaya başlanan “Türkiye Okuyor” kampanyasının Urfa’da gerçekleştirilen ayağı. Aslında iyi etmişler. Toplum olarak okumaya pek sempatiyle yaklaştığımız söylenemez. Şanlıurfa okuyor kampanyasıyla; vatandaşların okumayla tanışması, okuma alışkanlığının toplumsal tüm katmanlara yaygınlaştırılması amaçlanmakta. Bu anlamda il Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hazırlanan bir bildiriye nette dolaşırken rastladım. Bu bildiride; Şanlı-urfa’daki okuma alışkanlığının geliştirilmesi için […]
“Türkiye genelinde olduğu gibi bizim kütüphanenin de en önemli sorunlarından biri eğitimsiz, kütüphane kullanma bilgisine sahip olmayan bir kullanıcı profilinin olmasıdır.” demiş ve karşılaştığımız kullanıcı tiplerini sıralamışız Hizmet gazetesinde yayınlanan yazımızda. (http://www.urfahizmet.com/Default.aspx?pid=12&artid=2027 ) Tabiî ki nevi şahsımıza münhasır kullanıcılarımız sadece o yazıda bahsettiğimizle sınırlı değil. Bunlara ek olarak aşağıdaki kullanıcılarda arzı endam ediyor […]
Kendine özgü bir ruh hali, kendine özgü bir ticaret mantığı geliştiren özel günlerden biri olan 14 Şubat köken olarak batı geleneğinden gelir. Bu özel günü, batıdaki ismiyle “St. Valentine Day”i muhafazakâr, mutaassıp liberal, sosyalist, modern, gelenekçi herkes kendine göre kutluyor. Birçok konuda aynı düşünmesek bile bu konuda aynı düşünüyor gibiyiz veya bu tür özel günlerde […]
22 Aralık 2008 tarihli Hizmet gazetesinin üçüncü sayfasında yer alan “Kültürsüz Bir Kültür Sözlüğü” başlıklı yazı. Aşağıdaki satırları yazmak zorunda bıraktı bizi. Aslında eleştiri yazıları bir işin daha da sağlıklı yapılması için elzemdir. Ama yazılanlar eleştiri sınırını aşıp bir hesaplaşmaya veya bir yerlere mesaj göndermeye, birilerini karalamaya dönüşürse güzelliğini kaybeder. Genelde bu tür eleştirilere cevap […]
Hep şehrimizin geleceğinin turizmde olduğunu söyleyip dururuz. Doğrudur. Bizim gibi tarihsel ve kültürel mirası zengin olan kentlerde eğer sanayi de çok gelişkin değilse, turizm çok önemli olmaktadır. Urfa bir yanıyla turizm bir yanıyla da tarım şehridir. Durum böyle olmasına rağmen birkaç alan dışında alternatif turizm olanakları oluşturamıyoruz. Her şeyde olduğu gibi turizmde de sürekli bir […]
Ülkemiz alp deprem kuşağı olarak tanımlanan deprem kuşağında yer almaktadır. Türkiye’de yüzyıllardır depremlere neden olan iki ayrı fay hattı vardır. Bunlardan biri Kuzey Anadolu Fay hattı diğeride Doğu Anadolu Fay hattıdır. Bu iki fay hattı tarihin çeşitli dönemlerinde kırılmalar yaşayarak etkisi çok büyük olan depremler oluşturmuşlardır. Deprem sıklığı ve şiddeti bakımından dünyada Çin’den sonra ikinci […]
1938 metre yüksekliğiyle Şanlıurfa’nın zirve noktasıdır. Sönmüş volkanik bir dağ yapısıdır. Endemik bitki ve hayvan türleri meşelikler ve çalılıkları barındıran önemli bir doğa alanıdır. İlin kuzeydoğusunda merkez ilçeye 156 km mesafe de bulunan Karaca dağ çok sayıda su kaynağı, değişik türdeki hayvan ve bitki varlığını barındıran yaylaları, bu yaylalarda konaklayan göçerleri ve 1998 yılında Şanlıurfa […]
Urfa mozaiklerinden bahsederken (Hizmet Gazetesi 29.01.2007) Urfanın tarih fışkıran bir şehir olduğunu ve Halepli bahçede gün yüzüne çıkan, ilk açılan figüründen dolayıda “Keklik Mozaiği” olarak lanse edilen mozaiğin çok önemli olduğunu ve Daysan Nehrinin eski yatağı olan Halepli bahçenin daha bir çok sürprize gebe olduğunu ifade etmiştim. İşte keklik mozaiği açılmaya başladıkça sürprizler birer birer […]