Cüneyt Gökçe
20 Ekim 2016
İçinde bulunduğumuz Muharrem ayının önemli adetlerinden birisinin Aşure Tatlısı olduğu bilinen bir husustur. Farklı yörelerde değişik isimlerle anılıp çeşitli malzemelerden yapılsa da genel itibariyle birbirine yakın tat ve görüntüde olur.
Örneğin: Yarım kg. buğday, 1 su bardağı nohut, 1 su bardağı kuru fasulye, 1 çay bardağı pirinç, 100 gr. kuru kayısı, yıkanmış ve ufak ufak doğranmış 100 gr. kuş üzümü, 50 gr. kuru dut, 100 gr. çekirdeksiz kuru üzüm, 100 gr. kurutulmuş elma, 100 gr. hurma, 100 gr. konserve mısır, birkaç tane kuru incir, 1 kg. toz şeker, 1 portakal kabuğu rendesi, 2-3 adet karanfil bir araya getirilmek suretiyle güzel bir aşure tatlısı yapılabilir.
Hazırlandıktan sonra da 1 su bardağı fındık, 1 su bardağı ceviz, 1 adet nar ve yeterli miktarda tarçın marifetiyle süslendiği takdirde çok güzel bir görüntü de elde edilebilir.
Kuşkusuz, bizim gayemiz sizlere aşure tarifi sunmak değildir. Burada dikkatimizi çeken: Birbiriyle çok da alakası olmayan bunca farklı malzemenin bir araya gelerek; dayanışma, kaynaşma ve tesanüt sonucu güzel bir ürüne imza atmalarıdır.
Düşünebiliyor musunuz; buğday, nohut, kuru fasulye, pirinç, kuru kayısı, kuş üzümü, kuru dut, çekirdeksiz kuru üzüm, kurutulmuş elma, hurma, konserve mısır, kuru incir, toz şeker, portakal kabuğu rendesi, karanfil, fındık ve nar bir araya gelecek ve ittifak neticesinde güzel ürün meydana getirecekler.
Renkleri, tatları, işlevleri ve kullanım alanları normalde çok farklı olan bu ürünlerin ittifakı sonucunda güzel bir neticeye ulaşılabiliyorsa insanların daha güzel beceriler sergileyebilmeleri gerekmez mi?
Buğday üstünlük taslamıyor, nohut hava atmıyor, kuru fasulye çok büyük bir nimet olduğunu ileri sürmüyor, pirinç nazlanmıyor, kuru kaysı işi ağırdan almıyor, kuş üzümü kendisini pahalıya satmıyor, kuru dut ‘vazife yapmam’ demiyor, çekirdeksiz kuru üzüm minnet etmeyi hiç düşünmüyor, kurutulmuş elma nazenin bir tavır sergilemiyor, hurma mübarek beldelerden gelmiş olmanın azizliğini ve ayrıcalığını beklemiyor, konserve mısır görevden kaçmıyor, kuru incir üşengeçlik yapmıyor, toz şeker siyah beyaz ayırımında bulunmuyor, portakal kabuğu kimseye tepeden bakmıyor, karanfil kimseye karşı dudak bükmüyor, fındık bölge ayırımı yapmıyor, nar ise ırkçılık yapmayı aklının köşesinden bile geçirmiyor…
Tam aksine hepsi de taksimu’l-a’mal prensibiyle iş bölümü yapıyor ve biz insanlara inat birlik-beraberlik mesajı veriyorlar… Birlikte iş becermenin ve ekip ruhuyla güzel sonuçlara ulaşmanın en nefis örneğini sergiliyorlar.
Farklılıkları Yüce Yaratıcının büyüklüğüne işaret eden insanoğluna ne oluyor ki, bu tahıl, meyve ve yiyeceklerden bile ibret almıyorlar.
Evet efendim; gerçekten birlik, beraberlik ve dayanışma ile çok güzel hizmetlere imza atılabilir. Huzurlu ve saadetli ortamların oluşmasına katkıda bulunulabilir.
Aşureden ders almak dileğiyle…