Köşe Yazısı

ARAYIŞ!

İbrahim Halil Okuyan

İbrahim Halil Okuyan

Tüm Yazıları Gör

Şanlıurfa Belediyesinin son aylarda ki ulaşımla ilgili yeni uygulama larını dikkate alarak,4.Nisan.2009 tarihinde kaleme aldığım ve “Hizmet Gazetesi” ’nde yayınlanan;” VALİLİK PROJELERİ  (1)” başlıklı yazımın bir bölümünü tekrar noktasına virgülüne dokunmadan,


ULAŞIM SORUNU” başlığı altında yeniden yayınladım.


 


Ve “urfapress. net” te, Sayın Vildan Polat tarafından bu yazıya aşağıda ki yorum yapıldı.








 


“Fikirleriniz süper. Vildan Polat


Bunları yetkili birimlere aktarsanız bilgi sahibi olurlar.


İbrahim Bey belki Belediye ve Valilik deki arkadaşlar bunları düşünüp geliştiremiyordur.


Bizler gibi insanların fikirlerine sahip çıkacaklarına inanıyorum.


En büyük sorunumuz trafik aslında kimse farkında mı değil anlayamıyorum….


Saygılarımla “


 


Vildan Hanıma nazik iltifatları için teşekkür ediyorum.


Bende Vildan hanımla aynı fikirdeydim!.


 


Bu maksatla;


1-29 Mart yerel seçimlerini takiben, “Şimdi Sıra Bizde…” başlıklı 31.Mart.2009 tarihli, Başkan Fakıbaba’ya hitaben yazımda:


 


“Ama bu yetmez,


Bizler,


Yani Şanlıurfa için bir şeyler yapabilecek herkes ama herkes bunun altına imzasını atmalıdır.


Ben şahsım adına,


Hiçbir karşılık beklemeden ve yetki istemeden,


Bildiğim her konuda,


Sayın Belediye Başkanı ve ekibinden verilecek her türlü görevi, Yapmaya,


Katkı sunmaya hazır olduğumu beyan ediyorum.


Bu benim Şanlıurfa halkına borcumdur.”


 


Diyerek dilek ve arzumu ortaya koydum, özetle parmak kaldırdım.


 


 2-Aynı duygu ve düşüncelerle 18.1.2010 tarihinde,


Sayın Valimiz Nuri Okutan’na da bir dilekçe ile müracaatta bulundum.


 


“Sayın Valim,


Çalışmalarınızı basından takip etmek ve bizzat görme imkânı bulmaktayız.


Şanlıurfa her şeyin daha iyi olacağına gönülden inanıyorum.


Ancak bu durum bizi birazda yapılanların dışında kalmış gibi sıkıntıya sokuyor ve verilecek görevler için parmak kaldırmak ihtiyacı duyuyorum.


Özgeçmişim ekte sunulmaktadır.
Her şeyin şahsınızdan beklendiği bir şehirde,


Çalışmalarınıza katkı sunma imkânı bulursam,


Bana görev verirseniz,


Halka olan borcumu hafifletmiş olacağımı düşünmekteyim.


Saygılarımla arz ederim.”


 


Tabi ki kolayca tahmin edebileceğiniz gibi bu girişimlerimden bir sonuç alamadım.


Ama inanıyorum ki bunun bir yolu vardır.


Hala o yolun arayışı içerisindeyim.


Bütün bunlar bana bir hikâyeyi anımsattı.


 


Renklerin ustası olarak anılan büyük bir ressamın öğrencisi eğitimini tamamlamış.
Büyük usta öğrencisini uğurlarken,


Yaptığı resmi şehrin en kalabalık meydanına koymasını ve yanına da


Kırmızı bir kalem bırakmasını,  


Halktan beğenmedikleri yerlere çarpı koymalarını rica eden bir yazı iliştirmesini istemiş.
Öğrenci birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde resmin çarpılar içinde olduğunu görmüş.
Üzüntüyle ustasına gitmiş.
Usta ressam üzülmemesini ve yeniden resme devam etmesini önermiş.
Öğrenci resmi yeniden yapmış..
Usta yine resmi şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemiş.


Fakat bu kez yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde boya ile birkaç fırça koymasını ve yanına da insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı ile bırakmasını önermiş.
Öğrenci denileni yapmış.
Birkaç gün sonra bakmış ki resmine hiç dokunulmamış.


Sevinçle ustasına koşmuş.
Usta ressam şöyle demiş:
“İ
lkinde insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız bir eleştiri sağanağı ile karşılaşılabileceğini gördün.


Hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı.


İkincisinde onlardan yapıcı olmalarını istedin.


Yapıcı olmak eğitim gerektirir.


Hiç kimse bilmediği bir konuyu düzeltmeye cesaret edemedi.


Emeğinin karşılığını,


Ne yaptığından haberi olmayan insanlardan alamazsın.


Sakın emeğini bilmeyenlere sunma ve asla bilmeyenle tartışma.”


 


Saygılarımla.


 


İbrahim Halil Okuyan


İnşaat Yüksek Mühendisi


22.Kasım. 2010  Şanlıurfa


[email protected]


 

160 Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir