Halit Güllüoğlu
7 Nisan 2009
Seçim vaatlerinden olan başörtüsü AKP cephesinde çözümsüzlüğe terk edildi.Mazeret olarak Anayasa Mahkemesi Danıştay olsa da halkın ikna edilmediğini akıldan çıkarmamalı.Herkesin bazı değerlerin özelikle dinin istismarının aleyhinde olacağı var sayılır.Bunun yanında bir baksa kesimin Atatürk ve Devrimlerini Sosyal Demokratlığı Milliyetçiliği de sayabiliriz.Velhasıl bazı konuların siyasette ticarette kişisel menfaatler uğruna kullanılması yanlıştır.
Amma başörtüsü olayında çareler tükenmiştir demek savunması eğrisiyle doğrusuyla askıda tutulmasını istemektir kanımızca.Kendisini mağdur sayan kesimi iknaya yetmeyecektir.Başörtüsü serbestte olsa bazı kurallara tabi olacağı tabiidir.Ancak bugün Üniversiteli kız öğrencilerimizin hakkını bertaraf etmeye yetmeyecektir.İnsan Hakları bunu gerektirir.Bakınız şimdi meselenin temeline indiğimizde.Çocuklarımızı okutmuyoruz deriz.İlköğretimin zorunluluğundan dolayı kızların eğitimden yeterince yararlandığını iddia edemeyiz.Polisle Jandarmayla İlköğretime zorladığımız kız çocuğu başı örtülü diye Üniversite kapısından geri çevriliyorsa ortada bir yanlış var demektir.Her hakkın kullanılması elbette ki sınırsız değildir.Fakat bunun sınırlarının keyfiliğe alet edilmesi de o derece sakıncalıdır.
İktidarın başörtüsündeki çözüm hatalarına gelelim..Adalet ve Kalkınma Partisi ilk seçimde kadınların mağduriyetini ileri sürerek oy topladı.Üniversiteye gidecek olan kızlara başörtüsünü çözme vadinde bulundu.Amma ne oldu.sonuç çözümsüzlüğe terk edildi.Mazeret olarak Anayasa Mah.Danıştay gösteriliyor.Malum olduğu üzere Mahalli seçimlerdeki aday kavgalarıyla yetinmeyip ölümlere dahi sebebiyet vermiştir..
AKP nin Adana Şanlıurfa aday tartışması sıcaklığını korurken İslahiye de Mehmet Uludağ ismindeki eski Belediye başkanı “AKP li” Partinin temayül yoklamasındaki çoğunluğuna rağmen aday gösterilmemesi başka bir sonuç doğurmuştur.
Biz başörtüsünden söz etmişken bakın nasıl bir gelişmeyle karşılaşılıyoruz.Belediye Başkanı Mehmet Bey aday gösterilmeyince Demokrat Partiye geçmiş.Ancak temayül yoklamasına katıldığından dolayı adaylığı reddolunmuştur.
Şimdi gelelim hikayenin gerçek yönüne.Mehmet Uludağ’ın başına gelenlerden sonra halkın ısrarıyla ev kadını olan eş Malike Uludağ, başkan adayı gösterilmiş.Neticede bu hanım en yüksek oylarla seçimi kazanmıştır.AKP adayı ise 3.sırada kalmış.
İşin bir başka dikkate değer yönüne gelelim.Malike Hanım başındaki örtü nedeniyle adaylığına kimler itiraz etmiş merak ettiniz mi?AK Partisi İslahiye teşkilatı.Gelin de bu işin altından kalkınız şimdi.Neyse ki İlçe Seçim Kurulu anlayışlı davranıp itirazı reddetmiş.İbret verici bu olaydan ders çıkarmak gerekir.Yukarıda ifadeye çalıştığım gibi değerlerin sömürülmesinin meydana koyduğu tipik örneğine bakın..
Böylesi olaylar elbette ki başı açık olsun veya kapalı olsun esas hakkın kullanılmasını engellememelidir elbette. Saadet Partisinin AKP aleyhine kullandığı ve kullanacağı “yumuşak karın” sayılan başörtüsü neye mal olacaktır.Nasıl başlanıp nasıl bitirildiğinin muhasebesi zamana bağlı.Büyüdükçe hataların azalması temenni edilir.Amma ileriye dönük misyon kaybı ise yenilginin işaretleridir.Bunun hallinin doğru bir yöntemi takip etmek olacağıdır..
İslahiyeli başkan Malike hanımın başından alınan baş örtüsünün yaşanmış hikayesinden ders çıkarmak lazım.
Hoşça kalın.