İnsanlık tarihinin en eski anıtsal tapınaklarının bulunduğu Göbeklitepe’de yürütülen son çalışmalar, bölge hakkında bilinenleri değiştirecek yeni bulgular ortaya koydu. Kazı Başkanı Prof. Dr. Necmi Karul, jeomanyetik ölçümlerle yapılan analizler sonucunda, daha önce bilinmeyen dörtgen planlı yapıların tespit edildiğini açıkladı.
Yerli ve yabancı turiztlerin akın ettiği Göbeklitepe’de devam eden arkeolojik çalışmalar kapsamında kullanılan jeomanyetik yöntemlerle elde edilen veriler, sadece büyük anıtsal yapıların değil, aynı zamanda konut olabileceği düşünülen daha küçük ölçekli yapıların da bulunduğunu gösterdi.
Prof. Dr. Karul, “Jeomanyetik ölçümlerle Göbeklitepe’den bildiğimiz büyük anıtsal yapıların benzerlerinin yanı sıra, daha önce çok az bildiğimiz konut niteliğinde olabilecek dörtgen planlı yapıların varlığını tespit ettik. Bu yapılar özellikle höyüğün doğu ve güney bölgelerinde yoğunlaşıyor” dedi.
Yeni bulgular, Göbeklitepe’nin yalnızca ritüel amaçlı bir alan olmadığını, aynı zamanda erken yerleşim izleri de taşıyan çok yönlü bir merkez olabileceğini ortaya koyuyor. Karul’un açıklamasına göre bu yapılar, bölgedeki sosyal yaşam, mekânsal organizasyon ve yerleşik hayatın evrimi hakkında önemli ipuçları barındırıyor.
Bu keşfin Neolitik Dönem yerleşim kültürünü yeniden değerlendirmek açısından büyük önem taşıyor. Arkeolojik kazıların ilerleyen dönemlerde bu yapıların işlevi ve bölgedeki yaşam biçimi hakkında daha fazla bilgi sunması bekleniyor.