Ömer Elçi
16 Mart 2007
Eylül ayında Birecik ilçesindeki fıstık festivaline katıldığımda birkaç ziraat mühendisi; “sahte zirai ilaçlar ve gübreler piyasada gittikçe yaygınlaşıyor” demişlerdi…
Çiftçiler hiçbir yararı kalmamış veya yarar sağlamayacak gübre veya zirai ilacı alıyor ;bin bir umutla ve emek harcayarak serptiği sahte gübre ve ilaçlar vasıtasıyla da bazı sahtekarları zenginleştiriyor…
Gübre ve zirai ilaç üretim firmalarının da sağlıklı ve periyodik denetimleri olmayınca bazı sahtekarlarla anlaşan sahtekar bayiler çiftçilere toz ve su satıyor…
Kazıklanan çiftçi ürünlerinin daha iyi olacağını veya ürünlere dadanan zararlıların yok olacağını sanırken aldatılıyor…
Resmi ve özel kurumlar Türkiye genelinde sağlıklı denetim ve takip yapamayınca, Türkiye’nin çeşitli il ve ilçelerinde sahtekarlar para kazanırken çiftçiler kazıklanıyor…
* * *
Zirai sektördeki sahtekarlıktan güç alan sahtekarlar bu kez insanların kullandıkları ilaçların sahtelerini üretmeye veya süresi geçmiş ilaçları yeniden etiketleyerek piyasaya sürmeye başlamışlar…
ıstanbul ve 6 ilde gerçekleştirilen operasyonda 50den fazla kişinin yaptığı sahtekarlık insana “ bu kadarı da olmaz dedirtiyor” …
Bazı eczacılar ve sahtekarlar hastaların daha fazla acı çekmesine ve ölmesinde işbirliği yapıyor…
Resmen cinayet…
ılaç alanların ve kullanmak zorunda olanların kontrol etmesini söyleyenler sayınlar samimi değiller…
ılacı alan, kullanmak zorunda kalan neyi ne kadar anlıyor ve anlayabilir?
Eczacılar odası ne yapıyor?
ılaç firmalarının denetleyicileri ne yapıyor?
Kontrol etmemek , denetlememek cinayete ortaklıktır…
* * *
Siyasilerin ikide bir af çıkarmaları veya bazı siyasilerin tespit edilemeyen yardımları ile sahtekarların topluma yeniden karışmaları, “sayın” olmaları; sahtekarla güç veriyor…
ınsanlık her geçen gün yozlaşırken sahtekarlar toplumda çoğalıyor…
Geçmiş yıllardan beri siyasilerin yasalarda gerekli düzenlemeleri yapmamalarından güç alan sahtekarlar; son bir umutla ilaç kullanmak zorunda kalan insanları da öldürüyor ve cinayet işliyorlar…
Türkiye genelinde sahtekarlık her geçen gün profesyonelleşip,yaygınlaşırken denetleme görevi ve sorumluluğu olanlar ise sadece demeç veriyor…
ılimizde sahte ilaç, ortopedik alet, zirai ilaç veya gübreleri piyasaya süren eczanelerin, bayilerin olamayacağına şahsım; kamuoyu inanıyor ve inanmak istiyor…
şanlıurfa’da denetleme ve kontrollerin sağlıklı şekilde yürütüldüğü ve yürütüleceğine; sahtekarların eczacılara ve ilaç bayilerine cinayet ürünlerini satmamış olduklarına inancımız da sürüyor…
Bilerek süresi geçmiş ilaçları, ürünleri yeniden tarihlendirip veya paketleyip insanlara satmak resmen cinayettir…
Sahtekarlarla işbirliği yapmak ve sahte ürünlerin kazancıyla sayınlaşmaya çalışmak; cinayete, şerefsizliğe ve namussuzluğa ortaklıktan başka bir şey değildir…