Mehmet Göncü
28 Ekim 2015
Kıymetli okuyucularım, bildiğiniz gibi yarın
Cumhuriyetimizin, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ilan edilmesinin 92.
yıldönümünü kutlayacağız.
Cumhuriyet; hâkimiyet’in kayıtsız şartsız milletin
olduğu bir rejimin adıdır.
İşte bu rejim insan haklarına dayalı, evrensel
hukuk normlarında, hukukun üstünlüğüne kesin olarak bağlı bir yönetim şeklidir.
Sevgili okuyucularım, Cumhuriyet rejimi demokrasi
ile taçlandırıldığında gerçek tanımını ve değerini kazanır.
Malumlarınız olduğu üzere; demokrasi idaresi,
kimsenin kimseye insan olarak üstün olmadığı, sınıfsız imtiyazsız fikri hür,
vicdanı hür, dürüst ve şeffaf bir toplumun tarifidir.
Aziz okuyucularım, çok şükür güzel yurdumuz Türkiye
92 yıl önce bu mutluluğa ve sevince kavuştu.
Bu mutluluğu bize kavuşturan o tarihteki Türkiye
Büyük Millet Meclisi üyelerine ve o meclisin başkanı olan aynı zamanda birinci
Cumhurbaşkanı seçilen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve o meclisin tüm üyelerine
bir Cumhuriyet çocuğu olarak sonsuz minnet ve şükranlarımı arz ederim.
Bu manada, Atatürk’e minnet ve şükran borcumuz
vardır. Kendisi bir milletin yok olma
felaketini var olma mutluluğuna çeviren, çağından ve çağdaşlarından çok önde,
dahi bir liderdir.
Aynı zamanda da bir vatan kahramanıdır. Onun
çağdaş, yani muasır bir medeniyet kurma başarısını şu an itibariyle Osmanlı
devletinden emperyal güçler tarafından bin bir hile ve desise ile ayrılmış olan
ülkelerin hali perişanları ile kıyaslandığında daha iyi anlaşılmaktadır. Gören
gözler bu gerçeği biliyor ve anlıyor. Fazla izaha da gerek yok.
Bu nedenle Cumhuriyetimizi kuran bu mübarek
insanlara minnet ve şükran borcumuz vardır.
Cumhuriyetimizin 92. yıldönümü kutlu olsun.
Dürüst ve şeffaf bir toplumda; engin gönüllü
dostlarınızın çok olması ile kalın sağlıcakla.