Ömer Elçi
1 Haziran 2015
Seçim
araçları sokaklarda bangır bangır…
Bilboardlar,
binalar her yer afiş, resim…
Televizyonlarda
siyaset cılk..
Sosyal
medya vıck vıcık…
Cep
telefonlarına gecenin köründe bile mesaj üstüne mesaj…
Evlere
mektup…
Kapılar
zır, ding dong, tak tak…
Kefle
kefle gelip, gidiyorlar…
Hadi
bunlar siyasetin olmazsa olmazı diyebilirsiniz ancak gündüzden vazgeçtik,
yöntemini bulsalar rüyamıza da müdahil olacaklar…
Seçime
birkaç gün kala herkes aynı şeyi söylüyor: ”Usandık, gına geldi bıktık”
*
Uzun
yıllardan beri seçimler öncesinde seçmene verilen sözler tutuldu mu?
Seçime
katılacak tüm partilere hazineden az veya çok seçim gider parası desteği
verildi mi?
Medya
tüm siyasi partileri tarafsızca, eşitçe değerlendiriyor mu?
4-5 parti lideri herhangi bir televizyonda
beraberce 3-4 saatlik programa çıkabiliyor mu?
Seçmenler
birey olarak oy kullanabiliyor mu?
Yıllardan
beri çeşitli dönemlerde iktidar olanlar hükümetlerinin bazı icraatlarını
eleştirenleri aforoz etme alışkanlığından vaz geçtiler mi?
Evet
demek hayalin hayali, hayır gerçeğin ta kendisiyken; göze, kulağa, düşünceye
birer birer girmeye çalışanlardan bazense ikişer girmeye çaba harcayanlardan
gına geldi, bıkıldı, usanıldı…
Bazen
Urfa’da Urfa’yı solumak isterim…
Haşimiye
ara sokaklarında birinde yürürken sokakta belki de yüzyıllık bir taşa oturup
sigara içmek istedim.
Sigara
yakınca birkaç metre uzağımda bir kadının da oturduğunu görünce merhaba dedim.
Sarma
tütün içiyordu…
Nasılsınız
ile başladı sigara içimliği sohbet…
“65 yaşımı geçtim. Aha bu mehlede
otiriyam. Bazen serin diye zuvağda otirıp gelen geçene bakıyam. Bir ayda takım
taklavatlı kaç kişi elimi öptü unuttum. Gelen elimi öpi, ‘aney bize dua etki
seçilelim’ diyorlar.
Başka
zaman heç gelmiler, halımızı evhalımızı sormilar, kerımış deyilerdi ama şimdi
aney, dayze, bibo deyip el öpiler dua istiler. He kurban ben dua ediyem,
edecağam ama nasıl dua ediyem bilımisen? Bak deyem ki; Allah’ım yalan
söyleyene, hırsızlık yapacağa, haksızlığa ses çıkarmayacağa, fakir fukarının
yetimin, öksüzün hakkını yiyebilecağa hilekara, münafıka, söz verip sözünde
durmayacaklara Allah’ım Urfalılar artık kanmasın, oy vermesin..
Sözüm
bitmedi. Kurban eskiden mehleye gelip oni-buni dağitilardı, hecı dayze, hecı
emmı deyilerdi, din, iman deyilerdi oy alilardı. Günah, doğru değil cehennemde
yanarlar köz olurlar. Okumam yok ama televizyon var dinlerem oğul dinlerem. Ne
aşiretim derem ne felankesin akrabası derem ben Allah’ın verdiği akılla dürüst
olacağa oy verirem. Aha bu dediğlarımı da söyleki herkes bilsin”
Tesadüfen
karşılaştığım, sohbetine ortak olup ve sonrasında düşüncelerine elçilik ettiğim
kadıncağızın değerlendirmesine yorum, karar sizlerin…
Bıktıranlara,
gına getiricilere, usanılanlara Urfa şivesiyle he demek veya yoğh demek…
Seçimlerin
ilimize, ülkemize ileri demokrasiyi, yalansız, dolansız, vurgunsuz siyaseti ve
yaşamı getirmesi temennisiyle…
Sandıkta
karar sizin…