K. Eren Akalın
17 Temmuz 2012
”Geçen haftalarda Urfa’ya ve Gaziantep’e gittim. Şehirler ve yollar o kadar güzelleşmiş ki, 17 yıl önce gördüğüm Urfa’dan eser yok.“
“Urfa’da hemen hiçbir dükkanda içki satılmıyor. Biz dört yıldızlı bir otele gittiğimiz halde, içki servisi yapılmıyordu. “Bizde içki servisi yok” dediler. Biz de, “Ayyaş değiliz, sadece bir kadeh bir şeyler içeceğiz” dedik ama “Yok” dediler. Sonra yanımıza otelin ortaklarından biri geldi ve “Burada bir-kaç otelde içki servisi yapılır, onun dışında içki bulamazsınız” dedi. “Otelimde yok ama yarın evime gelirseniz size her türlü içki ikramını yapabilirim” dedi Gerçekten de ertesi gün evine gittiğimizde bizi çok iyi ağırladı. Hakikaten, viski dahil her türlü içki vardı. Evinde var ama otelinde yok. Urfa’nın tamamı böyle. Ancak evde içebiliyorlar. “
Yılların gazetecisi Rahmi Turan’ın son Urfa izlenimi böyle,
Farkında mi bilmiyorum ama toplumumuzu harika tarif etmiş;
Takiye…
* * *
Evde gizli gizli zıkkımlanır, dışarıda içkiye karşı çıkar,
Namazı herkes görsün diye evde değil, camide kılar,
Karısının kızının başını kapatır ama yoldan geçen tüm kadınları gözleriyle soyar,
Pek tabii de oyunu “Biz bu toplumun içinde yeni bir nizamı hakim kılmanın mücadelesi içindeyiz. Neydi o mücadele? Zamana ve zemine göre değişmeyen doğrunun iktidar olmasıdır. Bu mücadeleyi iktidara getirme noktasında gerekiyorsa ne yaparım dedim. Papaz elbisesi dahi giyerim.” diyenlere verir.
Medya ise tartışır-durur; “Türkiye muhafazakarlaşıyor mu ?!”
Adına muhafazakarlaşma denir mi bilemiyorum !
Doğrudur, toplumda namaz kılanların sayısı giderek artıyor,
Artıyor ama,
Namazı Allah için kılanların sayısı giderek azalıyor !