Sabri Dişli
4 Ocak 2007
“Bugün saat 11.30 sıralarında Viranşehir havalarında uçuş yapan hüviyeti meçhul bir jet uçağı Kızıltepe yolunda gitmekte olan Mehmet Ezberli idaresindeki bidon yüklü Kamyona çarpmış, kamyon üstünde bulunan tek yolcu Mehmet Koca’nın ölümüne sebep olmuştur. Kamyon üstündeki bidonlar devrilmiş uçağın kuyruk kısmı ve deposuna ait bazı parçalar düşmüş fakat uçak Diyarbakır’a doğru yoluna devam etmiştir. Diyarbakır hava üssüne ait olduğu sayılan Uçağın hüviyetinin tespiti için, tahkikat başlatılmıştır.” Tarih: 23.Ocak 1962 Jetin Diyarbakır 8. Hava üssünden kalkan 182. filodan EF. F 84 F 98 numaralı Askeri Pilot Agâh Selçuk’un yönetiminde olduğu tespit edilir. Aradan üç ay geçtikten sonra Pilot Viranşehir de mahkemeye çıkarılır. Yüzbaşı kendisiyle görüşen gazeteciye olayı şöyle anlatır: “Çok üzgünüm, meslek hayatımda ehliyetli bir kimse olarak tanınırım, kaza oksijen regülâtörünün (hava düzenleyici) bayıltmasından ve irtifa kaybından meydana geldi” Kazada hayatını kayıp eden Mehmet Koca’nın babası Mahkemeye bir dilekçe vererek, “Oğlunun ölümünde kasıt bulunmadığını, her zaman ölen birçok şanlı Türk pilotu gibi vatana hediye ettiğini” belirtir. Pilot, ölen Mehmet Koca’nın dört yaşındaki oğlunu evlatlık edinir. Öykünün buraya kadar olan bölümü gazete haberlerinden alıntıdır. O günleri hatırlayan adı bende saklı bir ağabeyimiz; olayın sonunu hatırladığı kadarıyla şöyle anlatı… “Yüzbaşı l957 Dünya pentatlon şampiyonuymuş. (Haberde de var) Çok yetenekli ve iddialı bir pilotmuş. Söylentilere göre: “Pilot, ben bu kamyonun üstünde oturan adamın k… uçururum” diye yardımcı pilotla iddia girmiş. Olaydan sonra Pilot Agâh Selçuk’a uçuş yasağı konulmuş ve sicil durdurma cezası verilmiş. Uçmayı yaşamının bir parçası olarak gören yetenekli pilot, uçuş yasağı ve vicdan azabının ağırlığını daha fazla kaldıramamış. Bulduğu ilk fırsatta pistte bulunan bir uçakla havalanmış ve uçağı yere çarparak intihar etmiş.” Bu öyküyü neden yazdım diye düşünüyorum… Hiçbir nedeni yok… Sadece ilginç gelen olayı sizlerle paylaşmak istedim. KAYNAK:23.Ocak 1962.24.mayıs1962 Hizmet gazetesi(o zamanki adıyla: Türkiye)