K. Eren Akalın
22 Aralık 2009
7 yıl önceydi.
Soğuk ve yağmurlu bir İstanbul akşamı.
İstikametimiz Bostancı Gösteri Merkezi.
Kardeş Türküler’in konserine gidiyorum.
Heyecanım üşüyen bedenimi ısıtıyor.
* * *
7 yıl sonra.
Soğuk ve yağmurlu bir Urfa akşamı.
İstikametimiz Mozaik AVM.
Kardeş Türküler’in Konserine gidiyorum.
Arabamın yanına vardığımda hemen yanına bir başka aracın park ettiğini görüyorum.
Sağa-sola koşturuyorum ama nafile, adamın (!) biri yolun ortasına arabasını öylece park edip çekip gitmiş.
* * *
Eşim bana aracın sahibinin LC Waikiki mağazasında olabileceğini söylüyor. Oraya yöneliyorum. Kasiyer 5 karış suratıyla karşılıyor beni. Maruzatımı anlatıyorum ve aracın plakasını anons etmesini rica ediyorum.
Kasiyerin cevabı net; “anons sistemimiz yok”.
* * *
Ayda 25-30 bin lira kira ödeyip 3 katlı dükkana anons sistemi yaptırmayan kafaya mı isyan edeyim, yoksa Bahçelievler’in bitik trafiğini görmezden gelerek, caddenin ortasına 3 katlı dükkan yapımına göz yuman belediyecilik anlayışına mı ?
Neyse diyorum olan olmuş, sarılıp telefona 155’i arıyorum.
Meramımı bir de ona anlatıyorum, ne de olsa burası bir hukuk devleti !
* * *
Yağmur hızlanıyor, dakikalar ilerliyor.
Bahçelievlerin göbeğindeyiz ama ne gelen var ne giden.
8 aylık oğlum huysuzlanıyor arabada, arabadan dışarı çıkaramıyoruz şakır şakır yağmur var, içinde oturamıyoruz kıyamet kopuyor !
155’i arayıp akıbetin n’olduğunu soruyorum.
155’teki polis nutuk atıyor; “arayalı daha 4 dakika oldu beyefendi, çocuğunuzdan su isteseniz size yetiştiremez, bekleyin gelecekler “
Telefonu kapatıp arama kayıtlarına bakıyorum hemen, 12 dakika olmuş ama tekrar arayıp bunun kavgasını edecek halde değilim,çaresizce bekliyorum. Ne polis geliyor, ne de arabasını parkeden adam (!)
Eşim “gitmeyelim” diyor konsere, “lazım değil, ben eve döneceğim, sen bekle”
“Tamam” diyorum, “sen çık, bir konser için çocuğu hasta etmeyelim”.
Aradan 33 dakika geçiyor polis hala yok.
Salına salına arabasını parkeden adam (!) geliyor nihayet. Elindeki poşetlerden Waikiki’den alış-verişten çıktığı anlaşılıyor, keyfine diyecek yok.
Özür bile dilemiyor. Yanındaki kadından utanıp iki çift lafımı edemiyorum. Çekip gidiyor, bense polisi beklemeye devam ediyorum.
155’i arıyorum 10 dakika sonra; “ bir şikayette bulunmuştum stadyumun karşısı için, bir araba vardı, artık yok, sizinde gelmenize gerek yok, boşuna gelmesin ekip” diyip kapatıyorum . Pişkin pişkin tamam diyor telefondaki polis.
Sinirim üşüyen bedenimi ısıtıyor !
Kardeş Türküler konserine gidemiyorum..