Konuk Yazar
20 Temmuz 2009
Belki kullandığım müzmin ifadelerden biri olacak ama bir memleketin kalkınmışlık düzeyi sanattaki gelişmişlik düzeyi ile ifade edilir. Bütün sanat dallarının akademik anlamda gelişebilmesi ve ortam bulabilmesi için de, yöneticilerin, mülki amirin sanatı sevmesi, sanata, sanatçıya destek olması ve yakın durmasıyla mümkün olabilmektedir.
Her Urfalı gibi ilimize atanan Valilerimizin kronolojik sıralamasını bilmekteyiz. Hepsi kendi alanlarında önemli çalışmalar yapıp bu memleketin makûs talihini yenebilmesi için gayret göstermişlerdir. Ama hiç biri, bu memlekete; okul kadar elzem olan bir kültür merkezini kazandıramamışlardır.
Batıdaki, ilçelerde bile kültür külliyeleri mevcutken, ilimizde olmayışı sanatın her alanında, memleket çocuklarının batıdaki akranları karşısında, sanatsal anlamda çok geride kalmalarına neden olmuştur.
Ebetteki bir memleketin sanatsal anlamdaki geri kalmışlığını sadece Kültür Merkezinin olmayışına bağlamak yanlış olur.
Yıllar yılı, sanatsal anlamdaki boşluğu dolduracak ve asli görevleri bu olan eğitim kurumlarımız, salonları bulunduğu halde görsel sanatlar anlamdaki aktivitelerden uzak durmuş, gerekli ortamların oluşturulmasına imkan tanımamışlardır. Sanat ve kültür alanında kurulan sivil toplum kuruluşlarımız da, tabelalarında kültür sözcüğü olduğu halde, zaman zaman gerçek anlamda kültüre katkıda bulunmuş; çoğu zamanda rehavet uykusuna kapılmış görevi dışı konularla iştigal etmişlerdir.
Bu memlekette, sanat adına; kendi alanında yetişmiş birçok ustamız var ve herkesin kendine göre, alanıyla ilgili yığınla sorunları mevcut. Bu sorunların ve önerilerin birinci elden, Sayın Valimiz Nuri OKUTAN tarafından 18.07.2009 tarihinde bir toplantıyla ele alınması ilimiz adına, sosyal ve kültürel açıdan umut verici.
Eski valimiz, Sayın Muzaffer DİLEK beyden sonra, sanata ve sanatçıya değer veren bir ilin, kalkınmışlığının sanatla ve sanatsal aktivitelerle ifade edilebileceğine vakıf, donanımlı, hitabeti ve insan motivasyonu fevkalade bir mülki amir. İnanıyorum ki ilimiz adına büyük bir kazanç olacaktır.
Bu umuda tiyatro açısından bakacak olursam, en azından; bin bir emekle hazırlanan tiyatro oyunlarımızı izlemek için sayın Valimiz de salonumuza teşrif edecek, eh… Sayın valimiz gelince daire amirlerimizi de göreceğiz.
Artık benim, memleketimin festivallerinde, benim memleketimin çocukları tiyatrel aktivitelerde bulunacak. Bu memlekette onlarca tiyatrocu varken, başka ilden ortaoyuncular getirilmeyecek. Okullarımızda, tiyatro istismarcıları tarafından yavrularımızın üç beş kuruşu gasp edilerek çocuklara tiyatro rezaleti sergilenmeyecek. Atıl salonlarımız tiyatrocularımızın çalışmalarına tahsis edilecek. Onlarca kurs açılırken gerçekte insan yaşamının ta kendisi olan drama ve diksiyon kurslarına da yer verilecek.
Çocuklarımızın sanatsal anlamda gelişmesinden ve yetişmesinden başka beklentisi olmayan biri olarak, Sayın valimizin şahsında bu evliyalar diyarı memleketin bir ferdi olarak; sanat ve sanatsal aktiviteler adına umutlandım… Umutlandık.