Mehmet İmre
28 Mart 2006
Güzeli arama, güzeli sorgulama görevini üstlenen estetik, sanatın her dalında karşımıza çıktığı gibi mimari ve kent yapılarında da kendini ortaya koyar. Estetik aynı zamanda dönemlere ait insan bakış açısı, insan kültürü ve bu kültürün güzellik adı altında toplumsal yansımasını da iyice irdeleyip gözler önüne serer. Estetiğe kentsel açıdan baktığımızda kentin dokusu, mimari tiplemeleri mimaride görülen süslemeler, malzeme, bulvarlar ve çiçek bezemeleri, fıskiyeli havuzlar gibi alanları kapsar. Urfa kent dokusu Neolitik’ten günümüze dek köklü bir tarihe sahip olmakla beraber bu değişik dönemlere ait kültürel estetik yapıyı da üzerinde sergiler. Bundan dolayı da çok kültürel ve dağınık kent estetiği ile karşılamak mümkündür. Emevi, Abbasi, Osmanlı, Selçuklu, Cumhuriyet dönemlerine ait mimari örnekler ve yapılar Urfa kent estetiğini oluşturur. Bir yandan dar sokaklar, taş evler, konsollar, yuvarlak kemerle sütunlar diğer yandan saray tipi avlulu evler, var olan kent estetiği içinde önemli bir konumda olurken diğer yandan da çarpık gecekondulaşmayla bütünleşen Urfa şehrinin giriş kapıları çeşmeler, tonoz örtülü sokaklar camiler en bariz şekilde göze çarpar. Betonarme binalar, toplu iş yerleri, mağazalar, pasajlar da kente bir dorukluk havası vermektedir. Öte yandan Cumhuriyet Dönemi anıtlar, heykeller ve kabartmalar da Urfa kent estetiğini oluşturan önemli unsurlardandır. şehrin dar yolları, bulvarlardaki göbeklerin fıskiyeli havuz ve anıtlar yerine ağaçlarla donatılması, esnafların kaldırımları işgali, tabela yoğunluklarının bertaraf edilmesi şehrin kent estetiğinin görünümünü daha da gözler önüne getirir. Oysa eski Urfa sokaklarını incelediğimizde sokaklarda ince taş işçiliği bezemeleri kapı duvarlarındaki kabe konulu fresklerin varlığı o dönemlerdeki insanın estetiğe verdiği değerleri gözler önüne sermektedir. Belediye Başkanımız sayın A. Eşref Fakıbaba seçildikten bu yana kentin estetiğine yönelik projeler geliştirmektedir(Temizlik,taş döşemesi,refüjlar,fiskiyeli havuzlar). Ancak üç yıl boyunca Atatürk Bulvarı’yla uğraşması, şehri bir bütün olarak ele almaması, şehrin estetik açıdan bir görünüme kavuşmasının ise daha uzun yıllar alacağa benziyor gibi. Divan Yolu Caddesi projesi kapsamındaki kaldırımların genişletilmesi, yolun kesme taşlarla döşenmesi iyi bir gelişme olmakla beraber, kaldırım kenarına dikilen siyah demirlerin ise hiç hoş olmayan bir görünüm sergilemektedir. Hatta kaldırımlar 30 cm daralmıştır. Tabi bu yol tam olarak bitmediği için yorum yapmakta yanlış olur, muhtemelen yol ışıklandırılacak , muhtelif yerlere banklar yerleştirilecek. Değişik yerlerine Urfa taşından ve Urfa’yı simgeleyecek anıtlar dikilecektir. Beklentim de o yöndedir. Yine Gaziantep, Eskişehir, Ankara gibi illerde gördüğümüz kaideli çiçekler , kaldırım kenarlarında iyi bir görünümle kentin estetiğini oluşturacaktır. şehrin ana merkezindeki kaldırım boyamaları projesi şehrin tüm mahallelerine yayılması, modern otobüs duraklarının kenar mahallere de uygulanması, eski demir durakların toplanması, Süleymaniye, Bağlarbaşı, Sigorta Mahallelerinin sokaklarındaki kilit taş döşemesi diğer mahallelere de uygulanması, şehre yeni bulvarlar açılması en önemlisi de büyük aile parklarının oluşturulması şehrimize kentsel açısından daha da güzellik katacaktır. Nefes aldıracaktır. Belediye Binasının ön cephelerinin mermerle kaplanması, temiz bir görüntü vermiştir. Ancak o görünümün ortaya çıkması için kesilen ağaçlar ise yeşile hasret Urfa’mız için büyük bir yara olmuştur. şehrin her mahallesinin yeşillendirilmesi projesini geliştirip halkı da işin içine katarak yeşil görünümlü bir Urfa için yine Belediye Başkanımıza ve müdürlerine büyük görevler düşmektedir. Her gelen belediyenin diktiği ağaç sayısını söyler. Her ne hikmetse Urfa yeşil görünmemekle direnmektedir. Dünyanın bir açık hava kültür sanat şehri sayılan Urfa’mız aynı zamanda yerli ve yabancı turistlerin en odak gezi yerleri arasında yer almaktadır. Ancak ne acıdır ki, bu denli dikkat çeken bu güzel şehrin başta kent merkezi olmak üzere umumi tuvaletlerinin olmaması ve muhtelif yerlerde su çeşmelerinin de olmaması dikkat çeken unsurlar arasındadır. Konu ile ilgili daha önce belediye başkanına görüşlerimi sözlü olarak aktarmıştım. Ancak hiçbir gelişme göremedim. Sanat açısından zengin olan Urfa’mızda halen bir sanat sokağının olmayışı, buna karşılık Belediyenin merkezinin altında resim sergi salonunun olması kent estetiği açısından önemli bir gelişmedir. Bu salonun tam amacına hizmet etmemesi, salonun belli bir kimliğe sahip olması gerektiği ve plastik sanatlarının dışına çıkmaması, sergi açan sanatçılarda da bazı özelliklerin aranmayışı, açılan sergilerin çok kısa tutulması ve bu salondaki faaliyetlerin bir yayın adı altında aylık olarak yayınlanmaması bu konudaki eksiklikleri göstermektedir. Urfa kent estetiğinin gelişmesi ve yayılması için sivil toplum örgütlerine, basına en önemlisi de iş adamlarımıza, halkımızın her kesimine büyük görevler düşmektedir. Yoksa hep yakınır, yakındıklarımızla yetiniriz. Daha güzel bir Urfa için hep birlikte el ele . Saygılarımla.