İbrahim Halil Okuyan
2 Mart 2007
ızcilik, bugün daha ziyade gençlerin sosyal münasebetlerini, bedenen ve ruhen gelişmelerini sağlamak gayesi ile kurulan izcilik birimlerinden, kurullarından olan gençler için kullanılan bir terim olarak biliniyor. Diğer anlamı ile; ız’den anlayan, iz takip eden kimse itibariyle biliniyor ve Urfa’mızda Osmanlı asırları ile Cumhuriyetimizin ilk yıllarında bu ikinci gurup izciler çok meşhurdu. ılimizde, özellikle aşiretler arasında izcilere itibar edilir, güvenilir; bunlardan katilleri bulma ve hırsızlık olaylarında istifade edilirdi. ızciler hırsızlık olaylarında severek, katil olaylarında çekinerek görev yaparlar. Ama iz sürmedeki sonuçlar kesindir. Bu işde hayli mahir insanlardır.1924 yılında cereyan eden iki olay (1927 sulnamesinden) şöyle aktarılıyor: Suruç ilçesine bağlı bir köyde bir adamın evinden bir miktar yağ çalınır. ız takibi sonunda bir ağanın evine girilir. Ev sahibi suçu kabul etmek istemez, itirazda bulunur. Ama izci kesin kararlıdır. 50 kişi arasından hırsızı seçerek; “Hırsız sensin, ayakkabını değiştirmişsin..” der. Hırsız suçunu itiraf etmek mecburiyetinde kalır. Aynı yılda vukubulan ikinci olayda ise; Urfa’da bir evden bir miktar eşya çalınır. ızci çağrılarak iz takip edilir. Gide gide şehrin dışına çıkılır, nihayet bir kayalığa varılır. Burası da geçildikten sonra izci mal sahibine; “Eşyalarını mı istersin, hırsızı mı?” diye sorar. Adam eşyalarını bulmak ister. Kayalıklar arasında bulunup çıkarılarak kendisine teslim edilir. ızcinin ifadesine göre hırsızlar buraya yüklü gelmiş, boş çıkmışlardır. Sonra yine izleri takip edilir, suçlular bir köyde ele geçirilirler. ışin bu mahareti yanında diğer bir ilginç yanı bu izciler okur-yazar bile değildirler. Ama hizmetleriyle geçmişte oldukça yararlı olmuşlardır. Günümüzün modern teknik şartları içerisinde eski izcilere pek ihtiyaç kalmamış, bahsi geçen hırsızlık ve asayiş olayları artık Emniyet Teşkilâtı bünyesinde ele alınmakta ve çözüme kavuşturulmaktadır. Çağımızın modern izciliği ise bütün dünyada genel mânâda bir hobi olarak gençliği sarmış bulunmaktadır. Çevreye, sağlığa, spora, görgüye ve daha değişik faydalı alanlarda insanlığın yetişmesinde ve gelişmesinde hizmetler vermektedir. Gençlerimizin izcilik organizasyonlarında görev almaları başta kendileri ve aileleri olmak üzere toplum için son derecede değerli bir meşgaledir. Dünyayı ve Ülkemizi saran uyuşturucu batağından kurtulmanın yolu, bedenen ve ruhen gelişmenin yolu, topluma yararlı olmanın, hoşgörülü, çalışkan, biribirine saygı ve sevgi ile yaklaşımın yolu çağa ve insanlığa uygun bir eğitim ile herhalde izcilikten geçmektedir. ızcilerin arasına katılmakla yaşamayı ve hayatı, insanlığı daha çok sevecek, kötü alışkanlıklardan tamamen uzak kalmak mümkün olacaktır. ızciliği niçin sevmeyelim ki…