Ömer Elçi
26 Mayıs 2008
şanlıurfa’da yaşayanların ve şanlıurfa’ya gezmeye gelenlerin en çok uğradığı; alışveriş yaptığı yerler Sarayönü ve Dergâh civarındaki pasajlardır.
Son zamanlarda yerli ve yabancı bir çok insan, kandırıldığı, esnafın hiç bir şekilde fiş-fatura-garanti belgesi vermediği, pasajların vergi kaçırma merkezi olduğu yönünde şikâyetlerde bulunuyor.
Yazar kasanın olmadığı, var ise zulada saklandığı, etiketsiz, insan sağlığına zararlı olup olmadığı bilinmeyen; kayıt dışı binlerce ürünün satıldığı yere her ne hikmetse hiç bir denetleyici uğrayamıyor.
Korku mu?..
Sorumsuzluk mu?..
Eleman yetersizliği mi?
Hepsi bir yana bazı esnafların, “Yemlersen gelmezler” deme terbiyesizliği, küstahlığı, “rüşvet” iması, denetimcileri zan altına sokmaktadır.
Denetim yetki ve sorumluluğu bulunan birimler denetimlere çıkarlar mı, çıkmazlar mı bilinmez ama fişin, faturanın, garanti belgesinin olmadığı, kayıt dışı binlerce ürünün satıldığı bazı işyerlerinde haksız kazançlar söz konusu; müşteri mağduriyeti had safhada.
Dürüst esnafa bir sözümüz yok.
Maliye Bakanlığı Vergi iadesi için fiş toplamayı kaldırmakla çalışanları değil, devleti ve tüketici sırtından haksız kazanç elde etmek isteyenleri kollamış oldu.
Vergi kaçırma kapısı sonuna kadar açıldı.
Gelişmiş ülkelerde en büyük suç vergi kaçırmadır, etiketsiz ürün satmaktır, fiş vermemektir. Oysa Türkiye’de “Bu ürünün üzerinde fiyet etiketi neden yok?” Demek ve fiş-fatura istemek suç..
Denetim yetki ve sorumluluğu bulunanlar saatlik, günlük değil, dakikalık denetimlere çıksalar gerçekleri görürler.
Fiş-fatura-garanti belgesi istemekten utanırız.
Fiş-fatura istemediğimiz takdirde ürün fiyatında indirim olacağını sanırken; devletin soyulmasına, vergi kaçırılmasına, haksız kazanca âlet oluruz.
Fişini-faturasını, garanti belgesini almadığınız ürün beş dakika-bir gün sonra bozulduğunda, deforme olduğunda ise hiç bir hak iddia edemiyoruz.
Pasaj esnafında “garanti” dükkân içidir. Kapı dışı garanti dışıdır. ıstediğin kadar çaba harcayın, ya hakarete uğrarsınız, ya kovulursunuz.
Kendilerince kanun oluşturmuşlar. Kendilerince denetimcileri zan altında bırakmaya devam etmekteler ve özellikle başka illerden şanlıurfa’yı ziyarete gelenlere ‘Buranın esnafı dolandırıcı” dedirtmektedirler.
Denetleyicilerin; tüketici hakları dernek üyelerinin, bilinçli insanların olmadığı bir ilde bunların olması da gayet doğaldır.
Ne alırsanız alın. Mutlaka fişini-faturasını-garanti belgesini isteyin. Vermeyen yerlerden ürünü yok pahasına satsa bile alış-veriş etmeyin.
Bilinçli müşteri, satıcıyı bilinçlendirtir.
Bilinçli müşteri fiş-fatura vermeyen işyerini yetki ve sorumluluğu olan kurumlara bildirir.
Türkiye genelinde bir çok firma Çin’den çok ucuz, taklit-kalitesiz-sağlığa zararlı olabilen ürünleri ithal etmektedir. Gümrüklerden 10 ürünün faturalı girişi oluyorsa, 90 ürünün faturasız girişi olmaktadır.
Denetimlerin unutulduğu, denetimlerin yapılamadığı veya yaptırılamadığı yerde en etkili denetleyici müşteridir.
Tüketici haklarını bilmek, fiş istemek, vermeyenleri bildirmekle, yaşayacağınız sorunları daha aza indirebilirsiniz.
Daha güçlü bir Türkiye haksız kazancın önlenmesiyle mümkündür.
Hiç bir şahsın işyerinde şanlıurfa’yı olumsuz tanıtmasına müsamaha gösterilmemelidir.