Ömer Elçi
22 Şubat 2008
Bir ülkenin seçmeni dilenciliğe, aşiretçiliğe bahşişçiliğe (bakan açıklaması ile rüşvetin adı bahşiş oldu) alıştırılıyorsa ve siyasileri dini yaklaşımlarla seçmenden oy istiyorsa; söz konusu oluşumlarla beleşine yaşamak çoğunluğun işine geliyorsa, sorunlar zaman içinde kangrenleşir…
Dar beyinler veya beyincikler ülke, şehir planlamasında günü kurtarıcı veya en fazla 10 yıllık süreci düşünüyorsa sorunlar kangrenleşir…
Dar beyinler birkaç kilo şeker, yağ, pirinç uğruna şahsiyetlerini, şereflerini, geleceklerini satan daha az beyinliler; çocuklarının, torunlarının bir gün kendilerine her türlü eleştiriyi haklı olarak yapabileceklerini düşünemiyorlarsa sorunlar kangrenleşir…
Satın aldıklarının, yalakçılarının bilinçsizliğini bilenler, süreçte bahşişler alıp, gizli hesaplar açıp; yakınlarının adlarına tapuladıkları gayrimenkul sahibi olurken kangren derinleşir ve Zatıaliler makamlarını başkasına kaptırdıklarında uğruna öleceklerini söyledikleri yeri terk edip giderler…
Her cümlede “… için ben ölürüm” söylemini dilinden düşürmeyenler gizli hesaplarındaki paraları harcarken, peyderpey zaman diliminde gayrimenkulleri de elden çıkarırken; kangrenli ortamda yaşamak zorunda kalanlar ise birbirine düşerler…
Köşeme dikkati daha fazla çekmek için okur-yazar seviyesi düşük, beyni midesinde veya çoğunlukla başka yerde olan; çok uzaklardaki bir ülkede yaşanmış anekdotu sizlerle paylaşmak istedim.
*
Küçük sanayi esnafını 1970’li yıllarda şehrin göbeğine koyanların hatasını yıllarca hep birlikte yaşadık. Yıllarca Belediye Başkanları masallarla, particilikle bizleri oyaladılar.
Kent olamadık, gittikçe büyüyen köyde herkes işine geldiği gibi yaşadı.
şanlıurfa Belediye Başkanı Sayın Dr.Ahmet Eşref Fakıbaba, 2005 yılında alınmış olan “Sanayi esnafını Evren Sanayi sitesine taşıtma” kararını uygulayınca kıyamet kopartıldı.
Yürüyüş ve Belediye’yi taşlama girişimi, “Başkan istifa veya başkan şaşırma, sabrımızı taşırma” sloganları.”…
Sabrı taşıran başkan mıdır? Yoksa seçildikten sonra ilin çözümlenmesi beklenen sorunlarına sahip çıkmayı unutan vekiller midir?
Kıyamet kopartıp, provokatörlük yapanlar kimler?
*
Esnafa taşınmaları için verilen sürenin dolmasına birkaç gün kala Sanayi sitesindeki birçok esnafla görüştüm. ışyerlerinin mühürlendiği gün yine sanayiye gidip kendileriyle sohbet ettim. Aklıselim esnaflar, ”şehrimizin geleceği için yapılması gereken bu. Ancak burada işyerini kiraya veren mülk sahipleri esnaf arkadaşlarımızı kışkırtıyor. Sanayi esnafına ciğer, çay, sigara, meyve, sebze vb gıda maddelerini satanlar kışkırtıyor. Kayıt dışı bazı esnaflar kışkırtıyor. Bazı siyasiler kışkırtıyor” yönünde mantıklı görüşler bildirmişlerdi.
Geçtiğimiz Pazartesi ve Salı günleri esnafı amaçlarına alet etmek isteyenler; çırakları, kalfaları, ne olduğu bilinmeyenleri belediye’ye doğru yürüyüşe geçirdiler.
Emniyet güçlerini, gerekli önlemleri alıp kışkırtılan grubu yerinde müdahalelerle dağıttıkları için kutlamak gerekirken; bazılarının Emniyetin yaklaşımını eleştirmesi de hiç mi hiç objektif değil.
Bulanık suda balık avlama şanlıurfa’nın günü ve geleceği açısından doğru değildir…
*
Ankara’ya 10 bini aşkın faks çekilmiş…
ıl teşkilatına, milletvekillerine, Başbakan’a şikâyet etmek için esnaf Ankara’ya gitmiş..
2005 ve 2008…
Uyuyanlar ve uyutanlar şimdi Ankara’da Sayın Fakıbaba beyi eleştirecek…
Geçin bunları…
Bazı yanlış uygulamaları olsa da, Belediye esnafın Evren Sanayi sitesine taşınmasında sonuna kadar haklı…
şanlıurfa’da Belediyecilik çalışmalarının son 40 yılına bakarsanız, kör değilseniz veya siyasi bağnazlık hastalığına yakalanmamış iseniz yapılanları alkışlamak zorunda kalırsınız…
*
Esnafın “Çevre yolu, SSK kavşağı ve Evren Sanayi Sitesi’nde ek işyerleri talepleri” haklı ve mantıksal. Hatta ben daha ötesini düşünüyorum. Akçakale yoluna ıkinci Küçük Sanayi Sitesi neden olmasın? Bu da eninde sonunda Sanayi esnafını temsil eden sivil toplum kuruluşunun oluşturacağı projelere dayanır.
Milletvekilleri, Başbakanla, Bakanla ve Bürokratlarla görüşüp, gerekli ödenekleri çıkartamıyorlarsa; Belediye Başkanı’na “Başkan istifa” diyenler, milletvekillerine dertlerini anlatmayı öğrensinler veya onlara “istifa edin” desinler.
Esnaflar 2005 yılından beri kendilerini temsil eden ancak sorunlarını çözemeyen başkanlıklarını istifaya davet etsinler…
*
Her kesin hedefindeki adam Fakıbaba…
Başkan olmadan önce hastanedeki icraatlarıyla adam gibi adamdı, şimdi de şehrin çoğunluğunu düşündüğü için adam gibi adamdır…
Eğilip, bükülmeyip, hizmeti siyasetten daha öncelikli görüp sağlıklı ve gelişen bir şehirde yaşanması için özverili bir şekilde çaba harcadığı için adam gibi adamdır…
Küçük Sanayi Sitesi’nin çevreye verdiği gürültü kirliliği, çevre kirliliği; görüntü kirliliğine çözüm bulmak için yüreklice verdiği mücadeleden dolayı adam gibi adamdır…
Bir çok Sivil Toplum Örgütü başkanın yanında, CHP il teşkilatı başkanın yanında, basının büyük çoğunluğu başkanın yanında, gerçekleri gören halkın çoğunluğu başkanın yanında. Ama illaki siyaset diyen, illaki rant diyen ve gerçekleri göremeyen, bilemeyenler ortalığı karıştırmakta…
Adam gibi adam Belediye Başkanı’na gerçekleri gören herkes sahip çıkıyor ve çıkacaktır.