Bağımlıların
tıbbi tedaviden sonra normal hayata dönmesinde rehabilitasyon dönemi büyük önem
taşıyor. Bu dönemde kişinin kendine iyileşmek için zaman tanıması ve günlük
yaşamını aktivitelerle programlaması öneriliyor.

Bağımlıların
tıbbi tedaviden sonraki rehabilitasyon dönemi, onların toplumsal hayata yeniden
katılmaları açısından kritik önem taşıyor. Uzmanlar, bireylerin özellikle
rehabilitasyon döneminde hayatlarını sevdikleri aktivitelerle planlamalarını ve
çevrelerinden destek almalarını öneriyor.

Uyuşturucu
ya da alkol tedavisi görmüş bireyler için zamanın verimli geçirilmesi sosyal
yaşama entegrasyonu kolaylaştırıyor. Çeşitli sosyal aktivitelerle hayatını
programlaması bireyin tekrar maddeye yönelmesini engellediğini belirtiliyor.
Kişilerin iyileşmek için acele etmemeleri ve kendilerine ulaşabilecekleri küçük
hedefler koymaları gerekiyor.

 Yeşilay
Dergisinin Mart sayısında, rehabilitasyon sürecinde bağımlıların neler
yapmaları gerektiği ele alındı. Psikiyatrist Kültegin Ögel, tedavinin etkili
olması için kişinin hayatını yeniden yapılandırması ve toplumla bütünleşmesi
gerektiğini söyledi. 

Ögel,
şu bilgileri veriyor:

“Alkol
ve madde kullanmayı sonlandırdığınızda büyük hedefler yerine küçük adımlarla
ilerlemeye çalışın. Hayatınızda değiştirebileceğiniz şeylere odaklanın. 

Hayatınızı
mutlaka programlayın. 

Programsız
olmak boş zamanları artırır ve maddeyi düşünmeye başlayabilirsiniz. 

İyileştikten
sonra alkol ve uyuşturucu konusunda kendinizi asla test etmeyin. Bunun yerine
kendinize iyi bakmaya odaklanın. 

Güveneceğiniz
yeni arkadaşlar edinin ve onlarla eğlenceli aktivitelere katılın. Bu süreçte
iyileşmek için acele etmeyin. Yorulup sıkılabilirsiniz. Hiçbir şey hakkında
heyecan duyamıyor olabilirsiniz. İyileşme süreci sanki tıkanmış, sorunlar hiç
değişmeyecekmiş gibi gelebilir. Ancak iyileşmek zaman alır. Alkol ve
uyuşturucusuz yaşam da yavaş öğrenilir.”

Bağımlılık
düzelebilen ama tekrarlamaya hazır bir hastalık olarak tanımlanıyor. Bu nedenle
alkol veya madde kullanımını bırakan kişinin tekrar kullanmaya başlamamak için
yaşamını yeniden düzenlemesi gerekiyor. Öncelikle bunun, bir geçiş dönemi
olduğunu kabul ederek kendine zaman tanıması yapılması gerekenlerin başında yer
alıyor. Bu dönemde yapılabileceklerin başında sağlıklı ve bakımlı olmaya
odaklanmak, sevilen aktivitelerle uğraşmak, yeni dostluklar kurmak ve
programlar yaparak boşluklar oluşmasına izin vermemek geliyor.

Tüm
Türkiyeye yönelik ücretsiz danışmanlık hattı: 444 79 75

Bağımlılara,
bağımlılık riski taşıyanlara ve yakınlarına yönelik rehabilitasyon ve
danışmanlık hizmeti verilen Yeşilay Danışmanlık Merkezinde de (YEDAM)
danışanlara psikolojik ve sosyal destek hizmetleri sunuluyor. 444 79 75
danışmanlık hattında, bağımlılık alanında uzmanlaşmış psikologlar görev
yapıyor. Yataklı tedavi hizmeti verilmeyen merkezde randevu sistemiyle, yüz
yüze grup terapileri ve bireysel görüşmeler de yapılıyor.

Kişiye
özgü bir destek programı geliştirilerek kişinin bağımlı olduğu alkol ya da
uyuşturucu maddeyi bıraktıktan sonra karşılaşacağı zorluklarla baş etme yöntemleri
gösteriliyor, onu bağımlılığa iten nedenler analiz edilerek çözüm yolları
sunuluyor. Aile ve çevre ilişkilerini düzenleme, tedavi süreçlerinin takip
edilmesi gibi yaşamı kolaylaştırıcı destekler kişinin daha iyi bir yaşam
sürmesine katkı sunuyor. Ayrıca bağımlının aile ve yakınlarına bu durum ile baş
etme stratejileri geliştirmeleri yönünde danışmanlık hizmeti veriliyor.
www.yedam.org.tr

Turkcell
Genel Müdürü Kaan Terzioğluna mektup

Geçtiğimiz
günlerde Şanlıurfa’nın Akçakale İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde
geleneksel hale gelen ‘Madde bağımlılığı ve Bilişim suistimalleri konulu
seminerine konuşmacı olarak katılmıştım.

Başarılı
İlçe Milli Eğitim Müdürü Halil Tekyıldız, liseli öğrencilerin üniversiteyi
kazanabilmeleri için öğrencilere yönelik kişisel gelişim uzmanlarınca
‘motivasyon seminerleri düzenletiyor. Tabiri caizse öğrenciler için her formülü
hayata uyarlıyor.

Liseli
öğrenci kardeşlerimizin hepsinin yürekleri vatan ve bayrak aşkıyla dolu.
İçlerinde şehit yakınları olan öğrencilerin ülke sevgisini ifade eden duyguları
görülmeye değerdi.

Şimdi
bu başarılı öğrencilerimizin tek dileği, İstanbulu ( Mayıs ayı üçüncü
haftasında) Cumartesi – Pazar gününe denk gelen iki gününde ziyaret etmek.
Turkcellin de yıllardır bilhassa eğitimle ilgili sosyal sorumluluk projelerine
olan katkı ve desteklerini biliyoruz. Örneğin ‘Kardelenler projesiyle
yüzbinlerce gencin geleceğine ışık olmuştu. Proje ülke çapında ses getirmişti.
Bu konuda Turkcellin başarılı Genel Müdürü Kaan Terzioğludan dileğimiz 24 öğrencinin
konaklama ve gezileri için destek bekliyorlar.

Sayın
Kaan Terzioğluna öğrenci kardeşlerimizin sizlere selamlarını ve güzel
dileklerini iletiyorum. Üniversite yolunda başarılı ve geleceğin teminatı olan
çocuklarımız hem Üniversiteye giriş sınavında motivasyonlarını yükseltmek,
İstanbul ilinde bulunan Arel Üniversitesini görmek, hem de İstanbul ilimizi
ziyaret etmek amacıyla iki günlüğüne konaklama ve gezi konusunda desteğinizi
bekliyoruz.

Biz
elçiye zeval olmaz. Doğusuyla batısıyla gün birlik ve beraberlik günüdür.
Gençlerimiz İstanbul ilinde bulunan öğrenci kardeşleriyle birlik ve beraberliğe
en çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde bütünleşmek ve tanışmak istiyorlar.