Sabri Dişli
25 Mart 2008
Sizi bilmem ama son günlerde yakın çevremde sıklıkla şu şikâyeti duymaya başladım…
“Göğsüm sıkıştı! Anjiyo oldum, bilmem kaç damarım % kaç tıkalı çıktı!”
-E, iki gözüm, canım kardeşim. Tuvalet deliğine eline geçeni atarsan n’olur? Tıkanır. Bütün bir kanalı kırar, tıkanan yeri açarsın…
Her gün ciğer, kuyruk yağlı kebapları yiyeceksin… Fırına et atacaksın…
Sonra da; “kalp damarlarım tıkandı”
Tıkanacak tabi…
şanlıurfa beslenme alışkanlığı nedeniyle tam bir kardiyoloji membaı…
ınanmazsanız SANKO Hastanesi’ne veya hemşerimiz ünlü kalp cerrahi Murat Akçar’a sorun… Günde kaç Urfalı açık kalp ameliyatı geçiriyor?
Neyse mesele bilinçli beslenme değil.
Mesele: Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi!.
2001 yılında Kardiyoloji ve Kalp-Damar Cerrahisi dallarında oldukça geri durumdaydık…
2002 yılından sonra Tıp Fakültesi’nde göreve başlayan bir doktor Urfa’da ilk kez açık kalp ameliyatı gerçekleştirdi… Sonra o Doktor Fakülteye Başhekim oldu.
Tıp dalında hatırı sayılır yetenekli akademisyen doktorlardan oluşan bir kadro kurdu.
Artık Fakültemiz bölgeye hitap eden hatırı sayılır saygın bir tıp merkezi olmuştu…
ışte bu başarının temel taşlarından biri; Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. HALıT ANDAÇ’tı…
Ne yazık ki; bu başarılı hekimimiz ızmir’e özel bir hastaneye gitti.
Yürürlükteki Sağlık politikası böyle işte…
Mengene gibi..
Fakültemizdeki başarılı doktorların ülkenin sayılı hastanelerine gitme süreci Yani mengene uzman doktor yemeye devam ediyor.
Tıp Fakültemiz, yakında YÖK’ün belirlediği kadro kriterlerinin altına düşüp kapanırsa hiç şaşırmayın.
Zaten bazıları içinde fakültemiz sadece bir unvan basamağı; akademik unvanını alan, kirişi büyük şehirlerde kırıyor.
Bu gidişle birkaç idealist doktordan başka fakültede akademisyen doktor kalmayacak…
Özel sektör; Uzman akademisyenleri, bilimsel araştırma yapan doktorları, vakum mengenesine çekip, Fakültelerin içini boşaltıyor
Ya sonra?
Acımadan geçecek yıllardan sonra yeni nesil hekimleri kim yetiştirecek?
Elekten geçirilmiş, kaymağı alınmış, geriye kalan akademisyenler mi?
Yazık… Çok yazık!
Böyle giderse şimdiki jenerasyondan sonra bu ülkede iyi yetişmiş uzman gibi uzman kalmayacak…
Sağlık Bakanı diyor ki: “Türkiye’de, tıp fakültelerinin yıllık kontenjan sayısı en az iki katına çıkması gerekiyor.”
ıyi de sayın bakanım, fakültelerde akademisyen kalmadı…
Daha önce bu filmi “ Eğitim” de görmüştük…
Hatırlayın!
En önemlisi de bu şehir Üniversitenin 600 yataklı hastanesine umut bağlamış. ınşaatı bitecekte içi tekrar Tıp bilim adamları dolacakta… Hizmet verecek…
Tavtav…
Önemli Not: Sn.Andaç’la tanışmışlığım yoktur.