Başkanlardan 30 Ağustos mesajları
Zeynel Abidin Beyazgül (Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül):: Tarihi şanlı zaferlerle dolu milletimiz, her türlü yokluk ve imkânsızlığa rağmen göğsündeki iman ile yürüttüğü kurtuluş mücadelesini, 30 Ağustos zaferiyle taçlandırmıştır.
Büyük Taarruzla başlayarak şanlı bir zafere dönüşen 30 Ağustos Zafer Bayramının 101. yıldönümünü kutlamanın onur ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu kutlu günün 101. yıl dönümünde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere; ordumuzun tüm kahramanlarını rahmet ve minnetle yâd ediyorum.
30 Ağustos, esaret ve hürriyet arasında bir tercihe zorlandığında Türk Milleti’nin neleri başarabileceğinin apaçık ispatı olmuştur. Büyük Zafer’le birlikte bugün üzerinde özgürce yaşadığımız toprakların ebedi ve ezeli vatanımız olduğu bir kez daha tescil edilmiştir.
Milletimiz, düşman boyunduruğu altında bir gün bile kalmaktansa, ölümü öldüren bir cesaretle şehadete yürümüş, istiklal ve istikbaline sahip çıkmıştır.
Bu mukaddes zaferin üzerinden tam yüz bir yıl geçti. Bizler ecdadımızdan miras kalan Büyük Taarruz ruhunu gönüllerimizde ve zihinlerimizde yaşatmaya devam ederken; yeni nesillerin de bu ruhla yetişmesi için üzerimize düşeni yapıyoruz.
Bu duygu ve düşüncelerle şanlı zaferimizin mimarı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları başta olmak üzere; ordumuzun tüm neferlerini ve cephe gerisinde onlardan destek ve dualarını esirgemeyen tüm ecdadımızı minnetle, şükranla yâd ediyorum. Vatan uğruna şehadete yürüyen tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize sağlık ve afiyet diliyorum. Tüm milletimizin ve hemşerilerimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı yürekten tebrik ediyorum.”
Mehmet Canpolat (Haliliye Belediye Başkanı): 30 Ağustos 1922’de Başkomutanlık Meydan Muharebesi; Gazi Mustafa Kemal’in önderliğinde zaferle sonuçlanmış ve tarih sahnesinden silinmeye çalışılan milletimizin tarihe vurduğu damganın adı olan Zafer Bayramı’dır. Bundan 101 yıl önce yedi düvele karşı nasıl ki var olma mücadelesi verdiysek, şimdi de sadece kendi coğrafyamızda değil, Dünya arenasında söz sahibi olduğumuzu yedi düvele göstermiş bulunuyoruz. Tarih, bugüne kadar Türk milletini ‘mücadele, direniş ve zafer’ kavramlarıyla yazmıştır ve hep de yazacaktır. Çünkü zafer, milletimizle özdeşleşmiş bir hakikattir.
kıymetli hemşehrilerim, sizlerin de malumudur ki millet olarak Kurtuluş mücadelesinde; Urfa’da, Antep’te, Maraş’ta, İzmir’de, Aydın’da ve yurdun dört bir yanında gösterdiğimiz mücadele ile dünyaya örnek olmuş bir milletiz. Bundan 101 yıl önce askeri teçhizatın yetersiz kaldığı durumda bile Aziz milletimiz; inancı ve azmiyle şu an bu topraklarda rahat bir yaşam sürdürebilmemizin en önemli aktörüdür. Onlara ne kadar minnettar kalsak azdır.
Bu duygu ve düşüncelerle başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin tüm şehitlerine, ebediyete irtikal etmiş gazilerimize ve bu vatan için canını feda eden, kanını döken, ter döken tüm ecdadımıza ‘Ruhları şad olsun’ diyor ve Zafer Bayramı’mızı kutluyorum.”
Mehmet Kuş (Eyyübiye Belediye Başkanı),: Her milletten vatan evladının ortak tarih bilinci, kutsal vatan toprağı, bayrak ve din uğruna tek yürek olduğu dönüm noktalarından biri, bundan yüz yıl kadar önce yurdumuzun işgal edilmeye başlamasıyla yaşanmaya başladı.
Aziz milletimizin tarih boyunca gösterdiği “tek millet” olma anlayışıyla Anadolu’da başlayan Kuvayı Milliye Hareketi, milletin karşısında hiçbir gücün duramayacağını gösterirken, ülkemizin batısında yığılan düşman ordularına karşı haftalarca süren kanlı savaş, Mustafa Kemal Paşa’nın başlattığı büyük taarruzla sona ermek zorunda kaldı.
30 Ağustos 1922 günü Dumlupınar’da Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nin kazanılmasıyla sonuçlanan Büyük Taarruz, 1071’de Anadolu’ya hâkim olan Sultan Muhammed Alparslan’ın “Size öyle bir vatan aldım ki, ebediyyen sizin olacaktır” sözünün tecelli ettiği unutulmaz bir hadisedir.
Var olduğu günden bu yana esaret kabul etmeyen aziz milletimiz, insanlık tarihinde dönüm noktaları sayılan hadiselere imzasını atmıştır. İşte bu hadiselerden biri de 30 Ağustos Zaferi’dir. Anadolu topraklarındaki hâkimiyetinin üzerinden 952 yıl geçtikten sonra bile düşman tehdidiyle karşı karşıya kalabilen milletimizin ebediyyen var olması için büyük bir bilinç ve şuurla yaşaması elzemdir. Bu şuur, Malazgirt ve Dumlupınar İstikbal şuurudur.
Çanakkale Muharebelerinden 15 Temmuz hain darbe kalkışmasına değin aziz milletimiz her gerektiğinde vatanda siper olmuş ve vatan toprağının nasıl korunacağını, vatan için ölüme nasıl koşulacağını göstererek nasıl fedakâr bir millet olduğunu gözler önüne sermiştir. 30 Ağustos 1922’de Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde de mesele vatan toprağı ve bağımsızlık olunca milletimiz yine büyük bir mücadele örneği göstermiş, dünyaya korku salan şanlı bir zafer kazanarak cumhuriyetin temelini sağlamlaştırmıştır.
Her aşaması eşsiz vatanseverlik ve kahramanlık destanlarıyla dolu olan milli mücadele sonucunda kazandığımız bağımsızlığı, milletimiz milli birlik ve beraberlik anlayışıyla her zaman koruyacaktır. Bize düşen de bu şanlı ecdadın torunları olarak şer odaklarına karşı bu aziz vatanı tarihimizden ve ecdadımızdan aldığımız ilhamla sonuna kadar korumaktır. İçerden veya dışardan hangi şer odakları olursa olsun bu topraklar için bir hesabın peşinde olanlara tarih boyunca olduğu gibi bundan sonra da asla fırsat verilmeyecektir.
Bu duygu ve düşüncelerle; 30 Ağustos Zaferi’ni bize armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve istiklal mücadelemizin bütün kahramanlarını, ülkemizin bölünmez bütünlüğü için canlarını feda eden tüm aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Tüm milletimizin ve hemşerilerimin 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutluyorum.”