Mehmet Göncü
6 Temmuz 2012
Kıymetli okuyucularım, hemen hemen bütün canlıların doğdukları yere karşı özel bir sevgisi ve bağlılığı vardır.
Örneğin; bazı balıklar, bazı kuşlar doğdukları yere geri dönüp yeni nesillerini burada üretirler.
İnsan denilen canlı türü de doğduğu yere de adeta ipsiz bağlanır ve orada yaşamaktan manevi bir haz alır.
Hal böyle iken, bazen insan doğduğu yerde yaşam enerjisini temin edemezse başka yerlerde doyma mücadelesi vermek zorunda kalır.
Bu durum kişiye acı ve ızdırap verir.
Onun için gurbet acısı ile ilgili yüzlerce, binlerce şiir, türkü, şarkı söylenmiş ve bestelenmiştir.
Ayrıca gurbet acısı romanlara, hikayelere ve masallara konu olmuştur.
Benim bu konuda demem o ki, yazımın başlığında da belirttiğim gibi insan doğduğu yerde doyarsa gerçekten daha çok mutlu olur. Bunun altyapısını hazırlamak ise gerek seçilmiş ve gerekse atanmış yöneticilerle tüm halk için bir görevdir.
Örneğin, ilimiz Şanlıurfa bir su cennetidir.
Güzel yurdumuzun sulanabilir arazilerinin yüzde onuna sahiptir.
Güneş enerjisi potansiyeli bakımından dünyada birinciyiz.
Yer altı su kaynakları yönünden de çok zenginiz.
Ovalarımız binlerce yıldan beri iyi değerlendirildiğinde bereket fışkırtmaktadır.
Organik tarıma elverişli büyük alanlarımız olduğu gibi, bu hususta saymakla bitiremeyeceğimiz kadar çok tarımsal potansiyelimiz var.
Ayrıca Göbeklitepe kazılarından anlaşılacağı gibi şu an itibariyle dünyanın en eski kenti konumundayız.
Semavi inançlar bakımından da Mekke, Medine, Kudüs’ten sonra ilimiz dördüncü kutsal şehirdir.
Bunun gibi Urfamızın birçok boyutta sanayiye de çevrilecek ekonomik potansiyeli var.
İşte bu potansiyeli dinamizme çevirecek yatırımcı işadamlarımıza ihtiyacımız var.
Bu değerli insanlara ve kurumlara şöyle seslenmek istiyorum:
İlimiz Urfa güzel yurdumuz Türkiye’nin en güvenli ve huzurlu kentlerinden biridir. Ayrıca geleneksel olarak Urfalıların gönül kapısı tüm konuklara açıktır.
Sayın Bakanımız Faruk Çelik, Sayın Valimiz Celalettin Güvenç, Sayın Belediye Başkanımız Dr.Ahmet Eşref Fakıbaba ve ilgili Sivil Toplum Kuruluşlarımızın bu konuda çok teşvik edici beyanları ve davranışları var.
Ayrıca bu yeni teşvik sisteminin yararları anlatmakla bitmez..
Umut ederim ki, bu hayırlı girişimlerinizden sonra hem siz kazanacaksınız, hem de bizim çocuklarımız ve torunlarımız artık doğdukları yerde doyma imkânına kavuşacaklardır.
Dürüst ve şeffaf bir toplumda lütufta geride, kahırda önde olan dostlarınızın çok olması dileğiyle kalın sağlıcakla