Biz neden böyleyiz? Artık silkinip kendimize gelmenin vakti gelmedi mi?
Cihat Kürkçüoğlu
Şehirler oluşturulurken ileride doğacak sıkıntıları öngören planlamalar yapılır.
Fay hatları, tarım alanları, ovalar, meralar, kurutulmuş göl alanları, ormanlık alanlar, kentsel, arkeolojik ve doğal sit alanları imara açılamaz, tahrip edilemez.
Bunu yasalarımız da Bilim insanlarımız da böyle söylüyor.
Ama gelin görün ki maalesef hep tersi oluyor.
Deprem bölgesi olan Marmara Bölgesini, bu bölgedeki İstanbul, Bursa, Kocaeli gibi deniz, doğa ve kültürel varlıklarıyla değer kazanmış şehirlerimizi Türkiye sanayisinin %60’nın merkezi yapamazsınız. Bu şehirlere nüfus ve betonlaşmayı yığamazsınız.,
Yaparsanız; yalılarıyla, köşkleriyle, ahşap konaklarıyla, tarihi ve kültürel varlıklarıyla dünyanın incisi İstanbul’u tahrip eder, bugün olduğu gibi kozmopolit ve 16,5 milyon nüfusu ile yaşanılmaz bir şehre dönüştürürsünüz.
Yeşil Bursa’yı fabrika bacalarına ve dumanlarına boğarsınız şehrin o eski görünümünden eser bırakmazsınız.
Marmara denizini sanayi atıkları ile balıkların yaşayamayacağı kirli bir denize dönüştürürsünüz.
Orta Anadolu’nun fay hatlarından uzak, kıraç ve verimsiz arazilerini Türkiye’nin sanayi bölgesi haline getirilmesi dururken Marmara bölgesine sanayimizin % 60’ını yığarsanız olası İstanbul-Marmara depreminin binlerce cana mal olacağını, sanayimizin %60’ının tahrip olacağını çaresizce düşünürsünüz.
Bir Örnek te Urfa’dan vereyim.
Bir taraftan milli gelirimizin önemli bir payını GAP projesine ayırıp dünyanın en verimli ovalarından olan Harran Ovası’nı sulamayı ve buradan Türkiye’yi beslemeyi, dünyaya ürün ihraç etmeyi hedefleyeceksiniz, diğer yandan Harran’ı ilçe yapıp verimli ovasını imara açarak beton yığınlarına boğacaksınız. Bu hızlı şehirleşme ile Harran Ovası’nın 100 yıl sonra beton yığınlarına dönüşeceğini, tarım alanını yok edeceğini, artan nüfusun Harran Kentsel-Arkeolojik Sit Alanını beton yapılarla tahrip edeceğini öngöremeyeceksiniz.
“BİR MUSİBET BİN NASİHATTAN İYİDİR” .
ANCAK MUSİBETLERDEN DE DERS ALMIYORUZ.
BARİ BU SEFER OLSUN KENDİMİZE GELELİM.