Deniz Güney
28 Mayıs 2010
Divanyolu caddesinin trafiğe kapatılmak istenmesi Şanlıurfa Belediyesini esnafla karşı karşıya getirdi. Divanyolu caddesinin trafiğe kapatılması ne kadar mantıklı orası da meçhul. Hatırlıyorum da bir ara başkan Fakıbaba “Esnaf istemezse Divanyolu’nu trafiğe kapatmayız. Esnafla bir araya gelir bir orta yolu bulur ona göre karar veririz.”demişti. Peki şimdi soruyorum.;Esnaf istemiyorsa kapatmayız diyordunuz bu sözünüzde durmayacak mısınız?
Kapatma kararını aldıktan sonra bir ara bunu buzdolabına koydunuz. Dondurdunuz yani. Bir kaç gün önce de çıktığınız bir televizyon programında Divanyolu’nu kapatacağınızı yeniden gündeme getirdiniz. Bu sözünüzün üzerine Divanyolu esnafı yeniden ayaklandı. Esnaf istemese de halk istemese de bir karar verme konusunda neden direnirsiniz anlamış değilim. Halka rağmen esnafa rağmen olur mu bu işler. Demokrasi bu mu? Oysa Türkiye sizi demokrasi mücadeleniz ile tanıdı. Bütün halkı, esnafı arkanıza alıp seçimleri kazanmanız alkışlandı. Bu halk size tarihi bir misyon yükledi. Ama şimdi siz bunun tam tersini işler mi yapıyorsunuz? Bir yanlış varsa bu yanlışa hiç kimsenin doğru diyemez. Esnaf Divanyolu caddesinin kapatılmasına bu kadar karşı çıkıyorsa hiç mi haklılık payları yok.
Ben şahsen Divanyolu esnafın Fakıbaba’nın caddeyi kapatma kararına körü körüne karşı çıkmadığını düşünmüyorum. Divanyolu caddesini kapattınız diyelim. Peki, bunun artıları ne olacak? Esnaf, Divanyolu’nun trafiğe kapanmasıyla daha çok mu kazanacak. Hayır, hiç de sanmıyorum. Hem alternatif yollar üretmeden nasıl trafiğe kapatılır ki. Turizm amaçlı kapatılıyor bu yol. Turizm için alt yapı var mı ki ? Daha belediyenin o cadde üzerinde yaptırdığı affedersiniz ama bir tuvalet bile yok. Turistler halen camilerin tuvaletine akın ediyor. Öte yandan turist daha rahat dolaşacak, alış veriş yapacak ve esnafa para kazandıracak mı dersiniz. Hiç zannetmiyorum. Turist bir defa nerde inip Divanyolun daki otellere gelecek. Otelden ayrıldıktan sonra nerede araçlarına binecek. Eziyet mi edilecek kolaylık mı sağlanacak?
Yetmedi…
Bir de Divanyolunun yerli yanı Şanlıurfalı müşterileri açısından bakalım. Divanyolunda sanırım 4 yada 5 tane tıp merkezi var. Hastalar buraya yakınları tarafından ara sokaklardan sedyelerle mi getirilecek. ? Taburcu olduğunda yine sedyelerle mi ara sokaklardan götürülecek. ? Araçlarını nereye park etmişlerse oraya kadar yürüyecekler. Bu da eziyet değil mi?
Bitmedi
Şanlıurfalılar alış veriş yapacaklarsa araçlarını sanırım eski otogarın oraya bir yere park edip Divanyolu caddesine gelecek. Yaptıkları alışverişleri saatlerce ellerinde taşımak zorunda kalacak. Araçlarını park ettikleri yere kadar da elerinde götürecekler. Bunun adı eziyet değil de nedir?
Ben olsam Divanyolunda gidip alış veriş yapacağıma bu eziyete katlanacağıma gider bir süper marketten yada alışveriş merkezinde yaparım. Ne oldu ? Esnaf zarar etti değil mi?
Mesela damat beyin babası oğluna, gelinine altın alacak. Aracını kilometrelerce uzakta tutup sonra kuyumcuya gelip altını alarak tekrar aracının olduğu yere gidecek. Araçla kuyumcu arasında kapkaçıların hışmına uğrarsa ne olacak. Damat beyin babasının canı yanacak. Oysa şuanki uygulama da Damat beyin babası aracını iki dakika park ediyor. Kuyumcudan altınını alıp aracına biniyor. Güvenli bir şekilde evine gidiyor.Parkmetre kur sayın başkan aracını park edenlerden hem para kazan hem park metre görevlilerinin istihdamı ile memlekete katkı da bulun.! Cadde üzerinde park eden araçtan cüzü miktarda para alınsa al sana gelir.Zaten belediyenin borcu malum.
Bitmedi daha
Mesela Divanyolu esnafı iş yerine mal alacak. Malı nasıl getirecek oraya. Belirli saatlerde mi araç girişine müsaade edilecek. Hadi diyelim öyle. Tutar mı bu? Hiç zannetmiyorum. Esnafı yine sıkıntıya sokar. Şimdiden söyleyeyim size Divanyolu trafiğe kapanırsa esnaf ta iş yerini kapatır.
Esnafın iş yerini kapatmasıyla bitmez bu.
Biter mi sizce? Bence bitmez Neden Çünkü;
Esnaf işyerini kapatırsa Divanyolu’nda işsiz kalanların sesi yükselir.
İstihdamın en fazla olduğu yerler de sağlık sektörü ve otellerdir. Yani Divanyolu’ndaki oteller ve sağlık merkezleri kapanırsa işsizlere kim bakacak. Siz mi işe alacaksınız?. İstihdam sağlayanların önünü lütfen açın önünü kapatmayın başkanım. Düşünsenize Divanyolunda istihdam edilenlerin sayısı aileleri ile birlikte sanırım 25 bin kişiyi tekâmül eder. Yani bir ilçe nüfusu kadar insanı etkiler
Şimdi size soruyorum. Siz kaç oyla başkan seçilmiştiniz. Çok az bir farkla kazanmıştınız sanırım. Size katkıda bulunmak için yazdığım bu yazımda yalnızca hatırlatmak istedim.
Kaldı ki belediyenin günü birlik projeleri mi olur? Yani ileriye dönük projelerin kararını bugün verip bu gün mü uygulayamazsınız. Önce karar alır, alt yapısını yerine getirir sonra esnafı bilgilendirir, halk otobüslerine vatandaşlara alternatif yollar açarsınız sonra gerçekleştirirsiniz. Bir süre önce otellere tıp merkezlerinin açılması için siz ruhsat vermediniz mi? Madem bu yolu trafiğe katacaksanız ruhsat vermeseyidiniz. Ya da bu insanları bilgilendirseydiniz. Yani istihdam sağlayan yatırımcıya, tüccara esnafa zarar vermeyin başkanım. Hani otellerin açılması için dolaşıyoruz. Hadi gelin Şanlıurfa’ya yatırım yapın diyoruz. Sonra bize bu ne yaman çelişki demezler mi ?
Öyle sanıyorum buradaki iş yerleri belediyeyi dava açsalar hukuk mücadelesini kazanırlar
Benden de buradan Divanyoluna selam olsun. Bu yolun kapatılması ne zarar ne kazanç diyorsanız bekleyelim görelim.