İbrahim Halil Okuyan
31 Mart 2009
Bugünde, Şanlıurfa’daki, yerel seçimlerini irdeleyelim.
Karaköprü belediye başkanı AKP adayı, Ahmet Güzel ; “seçimde kendime rakip göremiyorum ancak tek rakibim var o da Ahmet Güzeldir, Laf Değil hizmet Ürettik” demişti.
(TBMM) eski Başkanı ve AK Parti Manisa Milletvekili Bülent Arınç ; “ Karaköprü, Manisa’yı geçmiş ” demişti..
29.Mart.2009 tarihinde yapılan yerel secimde AKP adaylarına destek için Şanlıurfa’ya gelen, Manisa milletvekilleri Bülent Arınç ve Hüseyin Tanrıverdi, kendi illerinde secimi kaybettiler. Dağıtılan miting fotoğraflarında alenen birkaç insan kopyalanarak çeşitli boşluklara yapıştırılmış ve alanın daha kalabalık gösterilmeye çalışıldığı Manisa da, belediye Başkanlığını MHP ’ li aday kazandı.
Bunda Sayın Arınç’ın “ Kara köprü Manisa yı geçmiş lafına ” Manisa ların tepkisi mi? Sebep oldu bilmiyoruz (!).Halk arasında böyle durumlarda “ kelin ilacı olsaydı, önce kendi başına sürerdi ” derler.
Ve Karaköprü de : “Amacım yalnızca ve yalnızca Karaköprü ye hizmettir. Hizmetlerin, projelerin en güzelini getiriyorum. Hizmet şeffaf olacak, Karaköprü lülerin hizmet birimi olacak. Siyaset hizmet için, insan için vardır. Urfa ve Karaköprü hizmete dayalı siyaseti görsün. Benim teşkilatım ve partim yok. Benim her şeyim sizlersiniz” diyen, Karaköprü Bağımsız Belediye Başkan Adayı Av. Nihat Çiftçi secimi kazandı ve orada ceket lafı da edilmemişti.
Bu secimde AKP nin, Başkan Fakıbaba ‘yı bağımsız aday olmaya mecbur bırakması, Saadet Partisinde de önemli ölçüde oy kaybına yol açmıştır. Pek çok seçmen, oy pusulasında, Ahmet Fakıbaba sonda olduğu için belediye meclis listesinde de son sırada olan AKP ye evet mührünü basmıştır. Ayrıca çakma aday Ahmet Doğan’ın aldığı 905 oy ile amblemi SP ye cok benzeyen BTP ye giden 3.861 oy yani toplam 4.766 oyu secimdeki 8.388 farka ilave edildiğinde, en az 13.154 oy bulunur ki Fakıbaba, AKP ye en az %24 fark atmıştır. Tabiki bu zararın mertebesi tahmin edilemez ama asgarisi budur..
Eski belediye başkanı Ahmet Bahçıvan, bu secimde, yeni bir basın sözcüsü olarak AKP nin kazancıdır.
Viranşehir de DTP başarılı belediye başkanı Emrullah Cin’ i aday yapmayarak büyük riske girmiş sonuçta zorda olsa kıl payı secimi kazanmıştır.
Seçimde, Şanlıurfalının önüne konulan ceket dar gelmiştir.
Türkiye genelinde halk: Başbakan Tayyip Erdogan’a; hala ilk partisin ama politikalarını, ekibini ve halka bakış acını revize et , “En büyük benim ”demiştir.
Başbakan, yaptığı konuşmada ; “ Emaneti taşımak emin olmayı, dolayısıyla vakur olmayı gerektirir. Bizim sevincimiz başkasının üzüntüsü olamaz. Biz AKP olarak, ne merkezi yönetimde ne yerel yönetimde hiçbir zaman bize oy verenlerle bize oy vermeyenler arasında bir ayrım yapmadık , yapmayacağız, Mesajı aldım gereğini yapacağım, Seçimi kazanan tüm belediye başkanlarına şunu ifade ediyorum,hepinize eşit mesafedeyiz, hepinizi kendi partimizin belediye başkanları gibi görüyoruz ,Sandıktan çıkarak belediye başkanlığı koltuğuna oturacak tüm arkadaşlarıma tavsiyem bu kucaklayıcı tavrı sergilemeli ve adaletli bir şekilde şehirlerine hizmet etmelidir ”.dedi..
AKP nin tekrar halkın teveccühünü kazanması hepimizin dileği olmalıdır. Dünya büyük sıkıntılardan geçmektedir ve siyasi istikrara çok ihtiyacımız vardır.
Belediye Meclisinde yer alan AKP li hemşerilerimizin, iktidar Partisinin Belediye Meclisinde, muhalefet yapan temsilcisi olarak değil de, Sayın Başbakanın yukarıdaki yaklaşımına uygun olarak, mecliste maksimum konsensüs (fikir birliği, uzlaşma ) sağlamak cabası içinde olacaklarını umuyorum.
Şimdide Başkan Fakıbaba bu çalışma arzusunu nereden buluyor? Sorusuna cevap arayalım.
Ben, buna ancak empati ( duygudaşlık ) yaparak yanıt verebilirim. Bizler, öncelikle iyi bir üniversiteye girmek için 11 yıl çok çalışıyoruz. Sonra iyi bir eğitim aldıktan sonra çalışmaya başlıyoruz. Arkasından evlenme, çocuk derken bu defa çocuklarımızın da aynı şekilde başarılı olması için çalışıyoruz. Bu arada para kazanıyoruz, çocukların eğitimi de bitiyor.
Sonra düşünüyoruz. Allah bizi doğuştan farklı yaratmış, bu farkla devletimizin imkânlarıyla okumak imkânı bulabildik, kendimize ve ailemize karşı sorumluluklarımı yerine getirdik ama bizimle aynı imkânı bulamayan, vergileriyle okuduğumuz halkımıza olan borcumuz, hala duruyor. O halde bundan sonra gücümüz yettiği kadar halkımız için çalışmalı ve onlara olan borcumuzu azaltmaya çalışmalıyız.
İşte Başkan Fakıbaba ‘nın, bu çalışma enerjisi buradan kaynaklanıyor. Unutmayalım aynı yük hepimizin sırtında. Hepimiz aynı şekilde borçluyuz.
Artık secim bitmiştir, halk mesajını ve tercihini belli etmiştir. Seçim zamanındaki kırıcı söylemler unutulmalıdır. Artık görev verilenler, vaatlerini unutmadan, halk arasında ayrım yapmadan çalışmalılardır.
Hz.Mevlana ne demiş ?
“Sana yapılan kötülükleri ve senin yaptıgın iyilikleri hemen unut,senin yaptıgın kötülükleri ve
O halde Başkan Fakıbaba ve ekibi 30.Mart.2009 tarihinden önceki, her şeyi sıfırlayacak ve sadece verdiği sözleri ve yaptığı yanlışları (öz eleştiri yapacak ) unutmayacak, yeni bir beyaz sayfa açarak, herkesi ama herkesi kucaklamalıdır.
Dün sabah, billboardlarda (ilan tahtalarnda) bir afiş gördüm. Çok duygulandım. Alışılmamış bir şeydi bu. Genelde, birinden bir şey isteriz, işimiz olunca bir teşekkürü dahi esirgeriz.
Bu afişte yazılanlar:
“ Teşekkürler Şanlıurfa, Urfa son sözü söyledi, Şimdi sıra bizde! Oy veren-vermeyen tüm hemşerilerime teşekkür ediyor, Şanlıurfalıların istikrar ve hizmet için yaptıkları tercihe layık olmak için canla başla çalışmaya devam edeceğimize söz veriyorum !”. Şanlıurfa Belediye Başkanı. Ahmet Eşref FAKIBABA. İdi.
Bu bir ilkti ama çok şık bir mesajdı.
Ama bu yetmez, bizler, yani Şanlıurfa için bir şeyler yapabilecek herkes ama herkes bunun altına imzasını atmalıdır.
Ben şahsım adına, hiçbir karşılık beklemeden ve yetki istemeden, bildiğim her konuda, Sayın Belediye Başkanı ve ekibinden verilecek her türlü görevi, yapmaya, katkı sunmaya hazır olduğumu beyan ediyorum. Bu benim Şanlıurfa halkına borcumdur.
Çalıştık başardık, çalışacağız daha fazlasını başaracağız.