Ömer Elçi
26 Aralık 2008
Erdoğan ortada, solunda Baykal, sağında Bahçeli…
Siyasette her gün birbirlerine en ağır eleştirileri-hakaretleri yapanlar; karşılaştıklarında birbirlerine somurtanlar, el uzatmayanlar gülümsüyorlar hocaman afişte..
“Üçümüzde aynı fikirdeyiz!”
Afişi ilk gördüğümde beynim Erdoğan’ı en güçlü lider olarak algıladı. “Erdoğan dostça kucaklamaya çalıştığı halde Bahçeli ve Baykal hep muhalif “
Afişe öylesine bakarken, Erdoğan’a saygı, Bahçeli ve Baykal’a antipati duygum baskınlaşmış oluyor.
ABD ve bir çok AB ülkesinde afişlerin direkt, bilinç altına kalıcı, baskınlaşan mesajlar yetiştirdiği kanıtlanmıştır. Profesyonel tasarımcılar, sözsüz afişlerle, filmlerle toplumu zaman diliminde istedikleri gibi yönlendirmektedir günümüzde.
Afişi görenlere soruyorum; aynı algılama ve kalıcılaşan mesaj: “Erdoğan güçlü, kucaklayıcı, sempatik; Bahçeli, Baykal muhalif ve antipatik..”
KA-DER haklı ama profesyonellerce kullanılmış oluyor söz konusu afişle..
Afiş, Kadın Adayları Destekleme ve Eğitim Derneği (KA-DER) tarafından hazırlanmış….
“Hedefimiz yerel yönetimlerde yüzde 50 kadın aday!”
“Uyarı: Bu afiş yerel yönetimlerde % 1’lik orana isyan eden ve siyasette görev almak isteyen kadınların hayal ürünüdür”
İyi hoş, takdir edilmesi gereken bir girişim ama KA-DER farkında olmadan yanlı-yanlış, profesyonellerce kullanılmış oluyor.
Yazılar beyinde kalıcılaşamıyor. Kalıcılaşan, Erdoğan’ın üstünlüğü, kucaklayıcılığı; Bahçeli ve Baykal’ın muhalifliği, antipatikliği…
İnternette KA-DER sayfasında geziniyorum. Türkiye genelinde gerçekten çok güzel oluşumlara imza atmışlar, desteklenmesi gereken bir dernek. Şanlıurfa’da son yıllarda Kadın Dayanışma Merkezi, Şanlıurfa Kadın ve Aile Eğitim Kültür Yardımlaşma Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Şanlıurfa Şubesi v.b. Kadınlar için gerçekten güzel çalışmalar yapıyorlar. Dernekleşmeleri gerekiyor. Daha çok kadının, kadınların yaşam düzeyini yükseltmeyi, sosyal haklarını geliştirmeyi amaçlayan dernekler de görev alması gerekiyor. Erkeklerin oluşumlara destek vermesi gerekiyor. Erkeklerin oluşturduğu derneklerin de daha fazla kadına yer vermesi gerekiyor.
KA-DER, (paylaşım ulaşır veya ulaşamaz) Şanlıurfa’daki Kadın Dernekleri, sosyal yaşamda, özellikle siyasette erkekler sizlere yer vermiyorsa belirli günlerde, aylarda değil, girişimlerinizi yıl boyu sürdürün. Yılmayın-bıkmayın, pes etmeyin, daha fazla kadını derneklerin çatısı altında toplayın.
Yerel yönetim seçimlerinde; Şanlıurfa’da, gerçekleştirebilirseniz Türkiye çapında boş oylar verin..
Vermeyin bayanlar vermeyin, erkeklere oy vermeyin. Toplantılarda alkışlamayın, toplantılarına katıldığınızda daha çok söz alın; sosyal yaşamda, siyasette kadınlara yer vermediklerini, maskeli olduklarını söyledikten sonra topluca salonları, alanları terk edin.
Vermeyin bayanlar vermeyin, körü körüne kocanızın, kardeşlerinizin söylediği partiye, adaya oy vermeyin..
Şanlıurfa’da, Türkiye genelinde tüm siyasi partilere onbinlerce, milyonlarca protesto oyunuz çıkmış olsun ki, erkekler o sözel olmayan protestonuzu görmüş olsun.
Karar sizlerin, hak arama, hayal sizlerin…
Vermeyeceğiz diyebilecek misiniz?
Korkarım yine vereceksiniz. İlk günden günümüze gelene kadar kadının kadını kıskanmasını, engellemesini halen ne yazık ki engelleyemediniz.
KA-DER ve Şanlıurfa’daki Kadın dernekleri kadınların derneği ama binlerce yıldır ki eşit yaşamı halen yasallaştıramayan, herşeye direnç göstermeden boyun eğip kader diyen kadınların dernekleri..
Mesajlar güzel, hayaller gerçek olmalı ama “Üçümüz de aynı düşüncedeyiz!” Bilinç altına kadınların aleyhine profesyonelce yerleştirilmiş…