Ebru Okutan Akalın
30 Mayıs 2008
Urfa 3 dinin kucaklaştığı istisnai şehirlerden birisidir.Ancak bu özelliğini yıllardır başa gelen pek değerli Yöneti-Cici’leri sayesinde çoktan kaybetmeyi başarmıştır.
şimdilerde Halil ıbrahim Sofrası etkinlikleri adı altında tekrar iyimserlik ve hoşgörü kenti söylemleri kullanılmaya başlandı.Ancak bunların hepsi hepimizin bildiği gibi laftadır. Bu iş öyle etkinlik düzenlemeye benzemez.Gerçekten saygı gerektirir.
Bu topraklarda bizim kadar hakkı olan Hristiyan toplumunun kilisesini camii yapmadan önce düşünmeniz gerekirdi.
Diyelim ki turist size inandı ve kalktı Urfa’yı gezmeye geldi.1144 yılında Kral Abgar’ın öncülüğünde Hristiyanlığı ilk kabul eden ırkın burada yaşadığını da biliyor.Mum yakıp dua edeceği bir kilise aradı.
Ne görecek bahtı kara? Aslında kilise olan ancak Yöneti-Cici’lerin gözünün bile görmeye tahammülü olmadığı için yapıların adının camiye çevrildiği hoşgörünün boş kentini mi?Komik oluyorsunuz beyler icraatınızı görelim. Önce hakkı olana hakkını verin sonra bir şeyler bekleyin.
Bunu diline alanların bile neredeyse kafir ilan edildiği bu şehirde bari Hz ıbrahim’in temiz adını kullanmayın.Bırakın hiç olmazsa hoşgörü ,peygamberlerimizin adıyla yaşasın bu kentte.