K. Eren Akalın
10 Haziran 2008
Bağdagül 14 yaşında ailesi tarafından kocası Ahmet’le zorla evlendirilir. Oysa yüreğinin ruhsatında çoktan ama çoktan bir şoförün ismi yazmaktadır. şoförün gözlerine baktığında ‘yüreğine kızgın yağlar akmaktadır’ ama bunu anasına, babasına dillendirmeye ne hakkı vardır, ne de cesareti. Sorgusuz, sualsiz evlendirilir.
Evlendikten sonra, kocasının kardeşi Mehmet tecavüz eder Bağdagüle önce, sonra da kaynatası. Çaresizdir Bağdagül, babasının evinin yolunu tutar.. Niye geri döndüğünün açıklamasını gerçekten ifade edemez babasına, sadece beni dövüyorlardı der ama geri yollanır Bağdagül kocası evine. Kaçıp gitmekten başka seçeneği kalmamıştır ve o seçeneği çaresizce kullanır Bağdagül.
Sonra da ıstanbul’da bulur kendini, artık bir işi de vardır hem, etini satıyordur hiçbir mesai saatine tabi olamadan kanı 5 kuruş etmeyen o… erkeklere. Ayrıca Urfa’da bıraktığı oğlunun dışında, birde kızı olmuştur ve kendiside bilmiyordur zaten kızının babasını; kocası mıdır, kaynı mıdır, kaynatası mıdır? Adını ‘Suelın’ koyar kızının, bahtı zenginlerden yana açık olsun diye, bu hikayede zaten Suelın’ın ve onun gibi olan O.. Çocuklarının hikayesidir.
Beynelminelin de senaristi ve yönetmeni olan Adıyamanlı hemşerimiz, Sırrı Süreyya Önder’in sihirli kalemini dokundurarak, sadece bir sinema filmi olmasına müsaade etmediği noksansız bir yapım O.. Çocukları.. 12 Eylülden yola çıkarak yaşanan bir dramı gözler önüne seren 12 Eylül eksenli bu film, 12 Eylül’ü yapan değil, gerçek O.. Çocuklarının öyküsünü aktarıyor beyaz perdeye.
Belediyemiz ve bazı STK’larımız Bağdagül’ün Urfalı olduğunun farkına hala varamadığından olsa gerek, film geçen haftadan bu yana Emek Sinemasında oynamaya devam ediyor. Daha önce sinemaya bir kere olsun dahi gitmişliğiniz varsa hiç tereddüt etmeyin, film nesnel olarak izleyicisini asla pişman etmeyecek bir yapım…