Bülent Okutan
17 Aralık 2007
Önceki gün bir dostun yanındaydım. Bana ikram edilen çayı içerken o izin istedi ve birkaç telefon çevirmesi gerektiğini belirtti.
Elbette ki izin onundu. Bir sosyal etkinlik için Ankara’da bulunan vekillerimize davet için ulaşmaya çalışıyordu. Çünkü meclisin yoğun telefon trafiği malum.
şahit olduğum ikili diyalog şuydu ;
-Faks çektik ama sanırım ulaşmamış.
-Hayır gelmedi bize
-Peki Sayın Vekilimizin e-mail adresi varsa oraya yollayalım.
-Vekilimizin e-mail adresi yok. Kullanmıyor.
-Sizinkine yollasak?
-Benim de ne yazık ki yok.
şok oldum. Bu yazının gerisini getireceğim. Ama ne yazık ki onların maili olmadığı gibi, benim de yazacak bir şeyim yok. Ne yazayım Allah aşkına ? Alnımıza yazılan yazılmış bir kere. Böyle gelmiş, bu böyle de gidecek. Takdiri ilahi diyeceğim ama o da değil.
Ne peki?