Bülent Okutan
14 Kasım 2007
Türkiye’nin göbeğinde bir il. Konya. Eminim çoğunuz görmüşünüzdür. Ben her yıl en az iki ızmir seyahatim olması hesabı ile bu güzel kentten geçiyorum. Kentin içi şehirleşme adına bir başka güzel. Bunun en büyük sebeplerinden biri kuşkusuz platosu. Çünkü inişsiz çıkışsız tepsi gibi bir şehir. Belediyesi de ne yapmışsa güzel ve şık durmuş. Ara sokakları bile bizim bulvarları ikiye katlar durumda. Benim burada yorumlayacağım bu kentin Yerel yönetiminin başarısı değil. Bu kentin iktidar nimetinden ne derece yoğun faydalanması olayı. Bildiğiniz üzere bu kentimiz bizim gibi muhafazakar olarak anılan illerden biri. Özellikle geçmişte Refah ve Saadet partilerinin adeta kalesi idi.
Refahyol iktidarı döneminde Başbakan Erbakan bu kente vefa borcunu çok güzel de ödedi. O dönemde başlayan ve halen süren projelerle kent adeta şehircilik namına abideleşti ülkede. Ve bu nedenledir ki bizim Fakıbaba’da dahil son birkaç dönemde Yerel ıktidarı kazanan yöneticiler gidip bu şehirde bilgi ve beceri depoladılar.
Konya’nın sadece içi değil çevresi de bu gelişmeden nasibini aldı. Halen de bu nasiplenme çalışmaları sürüyor. Kente dört bir kutuptan giriş yolları double. Hem de kilometrelerce. Bu diyara yaklaşan sürücüler neredeyse elli kilometre kala artık bir ayaklarını yukarı çekip koltukta bağdaş kurarak araçlarını kullanmaya başlıyorlar. Dünyanın yolunu katedip o rahatlığa erişenlerin olayı olayın mimarını da biliyorlarsa, Erbakan’a rahmet okudukları kesin. Milli Görüş’ün Lideri Mevlana’nın ‘Ne olursan ol yeter ki gel ‘ felsefesini tabiri caizse ‘Ne olursan ol, Konya’ya yaklaştın artık rahat gel’ e çevirmiş durumda.
Tablo bu iken benim gözümün önüne şanlıurfa’nın çevresi geliyor. Allaha şükür yeni yeni Akçakale ve Gaziantep yollarımız Konya’ya göre double değil ama doublecik oldu. Ama Diyarbakır ve Mardin karayolları henüz cikleyemedi bile!
Diyarbakır yolu Adıyamanlıların tabiri ile pirçik parça double. Bir türlü tamamlanamadı. Mardin yolu ise pirçik parça bile değil. Kaldı ki bu yol üzerinde Hipodrom hele hele de Üniversitemiz var. Ve bu güzergahta geleceğimiz, geleceğimizin teminatı gençlerimizi taşıyan araçlar yol alıyor.
Ben buradan iktidara sesleniyorum.
Erbakan kadar vefalı olmak çok mu zor ?
Biz geçen seçim de size verdiğimiz oyun iki mislini yani doublesini verdik ve meclise 9 vekil gönderdik. Sizin bize bu double hizmetleri sunmanızı beklemek vefa göstermenizi dilemek çok mu abes olur.
Konya’yı örnek gösterdik ve o meşhur vecizeyi dile getirdik. Hani o ‘Ne olursan ol gel’ vecizesini. Ama siz bizim desteğimize ‘Ne olursanız olun ama tek yolu kullanarak gidin’ diyorsanız yapacak bir şey yok, dizlerimizi dövmekten başka…
Double (*) : Çift