Necla Cevheri Saatçi
10 Haziran 2008
Sırlar dünyasıdır ayna. Sırlı olmazsa kendisine gösterileni yansıtmaz.
Aynalar düşününce insanı bir ürperti duygusu kaplar. Ayna ne verirsen onu yansıtır, bir ekleme bir çıkarma yapmadan. Kendisine bakan canlı ise canlıyı, ölü ise ölüyü yansıtır. Vardır ama yoktur. Görüntüye dokunsanız sadece soğukluk hissedersiniz. Hareket eden bir görüntü dahi olsa soru sorsanız cevap veremez, size eşlik edemez. Beklide o yüzdendir küçük çocuklar aynaya baktırılmazlar. Hareket var, görüntü var ama his yok, duygu yok içtenlik yok.
Ayna da bir ağlayan görseniz uzanıp ta gözyaşlarını silemezsiniz. Mutluluktan gülen birinin kahkahalarının sesini işitemezsiniz.
Vardır ama aslında gerçek değildir. Karşınızdadır ama dokunamazsınız (dokunsanız dahi soğuktur, canlılığının sıcaklığını barındırmaz), soru sorarsınız ama cevap alamazsınız.
Aynalar insanların son nefesinin bir tespit aracıdır. Canlı iken nefes alıp verirken buğulanır son nefesini verdikten sonra ise temizlenip, yok olur. Hiç buğulanmamış gibi.
Ayna kalptir, kalbin maddiyat dünyasında ki bir nevi şekil almış halidir. Ne varsa onu yansıtır. Ne kadar gizlemenizde kalp illa kendini ifşa eder, saklayamaz, tıpkı ayan gibi o da verilen bir görüntüyü hiçbir zaman gizlemez aynen yansıtır. Ona ne kadar ışık verirseniz o kadarını alırsınız. Ne bir eksik ne bir fazla.
Ayna düşer kırılır, parçalara ayrılır. Kırıldığı aynadan itibaren görüntüyü eskisi gibi güzel yansıtmaz. Kendisine gösterilen görüntü ne kadar güzel olursa olsun, yansıttığı parça parçadır.
En iyi yapıştırıcılarla, en profesyonel tamircilerle bile çalışılsa eski halini alamaz.
Kalp te öyledir. Kırılınca da kırılır ve tamir edilemez edilse bile eski halini tam olarak alamaz. ınsanlar sahip oldukları aynaların kırılmasını istemezler, bunu uğursuzluk olarak sayanlar bile vardır. Ama sahip oldukları kalpleri kırmaktan çekinmezler. Zannederiz ki o hep orda ne yaparsak yapalım sağlam kalacak. Ama ondaki kırıkları ne kadar çoğaltırsak yansımasını da o kadar kötü alırız.
Ufak, köşede ve tek bir çatlak çok etkilemez görüntüyü, fakat çoğaldıkça ve aynanın merkezine doğru geldikçe görüntü bulanmaya başlar.
Unutmamalıyız ki kırığı her tarafında olan bir aynaya ne kadar mükemmel bir görüntüde verseniz ondan aldığınız yansıma dağılır ve bozulur.
Ya bu insan benim sevdiğim ve sevildiğim kişiydi. şimdi ne oldu da ne yaparsam yapayım olmuyor.
ışte tam bu sırada düşünmeliyiz onun kalbinin bir ayna olduğunu yaptıklarımızın söylediklerimizin hep yok olmadığını hep affedilmediğini. Her biri ufak köşede bir çatlak bırakmışsa bir zaman sonra birleşebileceğini unutmamalıyız.
Zararın neresinden dönülse kardır sözü ne kadar anlamlı çünkü her bir çatlak ve kırık aynanın verilen görüntüyü daha kötü yansıtmasına sebep olur.
Hayatımızda ki aynaların kırılmaması için ne kadar dikkatli davranıyorsak, elimizdeki kalplerde en az onun kadar ve daha fazla dikkat göstermeliyiz.
Tüm sevdiklerinizin ve sizi sevenlerin aynalarının kırılmaması dileğiyle.
Haftanın kitabı: Çocuk terbiyesinde doğru bilinen yanlışlar
Adem Güneş
Haftanın sözü: Elmas yontulmadan, insan yanılmadan mükemmelleşmez.
Konfüçyus