Mahmut Çepoğlu
31 Ocak 2007
Sağ olsun, Milletvekili Sayın M.Vedat Melik’ de olmasa çok şeyleri unuturduk. Hani, yaza yaza haber yapa yapa “gına geldi” derler ya, işte öyle bir şey. Ama bir bakıyoruz meclis kürsüsünde hesap soran ve Urfa’nın makus talihini yenme anlamında sahip çıkan ve eksiklikleri, yapılmayanları, yarım kalanları dahası neden ve niçinlere cevap bulma adına gür sesler bize umut bahşediyor. Dile getirdiği tüm konularda tamamıyla Urfa sorunlarının iç görüsü hakim. Bu da bizleri fazlasıyla memnun ve mutlu ediyor. Meclisteki sesimiz, soluğumuz olma yolunda. Basınla da iletişimi en iyi şekilde sağlayan vekillerden biri. Tez ve savlarıyla objektif olduğu kadar gerçekleri belirlemede hayatın mantalitesine ayna tutmakta. Meclis kürsüsünden sağır sultanları duyacağı şekilde Urfa’nın sorunlarını seslendiriyor. Urfa için yapılanları istemek bir ses yetmiyor, birde bu sesle buluşacak ve koro oluşturacak sesler lazım. şehirler bir aile gibidir. Nasıl çocuğun babasından, kadının eşinden isteyecekleri varsa, şehirlerin de seçilmişlerden atanmışlardan talepleri olacaktır. Bu talepler mutlaka birilerinden dillendirilir. Bu duyulduğu anda, işitildiği anda sahiplenmek ve ona çözüm bulmak o şehri sahiplenmek demektir. Böyle çalışmalar binlere, onbinlere hizmet demek, aş demek, ekmek demek ve dolayısıyla mutluluk demek. Elbette bunun bir karşılığı vardır. Bu karşılık insanların memnuniyeti, teşekkürleri ve hayır dualarıdır. Memlekete, vatana hizmet anlamında ellerini taşın altına koyanların hizmeti hiçbir zaman unutulamaz. Akçakale kapısının bu güne kadar neden açılmadığı sorusuna yanıt ne olursa olsun gecikmiş bir karardır. Suriye Devleti ile en uzun sınırları olan bir komşu il olacaksın, ticari alanda, bürokratik platform da ilişkilerin olacak, ama bu şehrin komşu devlete açılan kapısını açma uğraşı vermeyeceksin. Böyle bir şey düşünmek bile olumsuzluk kadar, kendi egosunu aşamamanın belâsıdır. Elbette bu tüm politikacıların Urfa’ya hizmet anlamında görevi olmalıdır. Bu anlamda ticaret ve sanayi odasının çalışmalarını ve açıklamalarını izliyoruz. Nedense bir yerlerde tıkanıyor. Ticaret ve Sanayi Odası’nın başarı ve emeklerinin gücüyle çevre düzenlemesi yapılmış. Fiziki olarak TSO tarafından her şeyi olumlu hale getirilmiş. Tüm yapılanlar gayretler, çabalar, masraf toplumun dinamiklerini hareketlendirmedir. Sayın Vedat Melik’in soru önergesi her aklı selim insanı bilgilendirmeye yeterli olduğunu, şu satırlardan anlıyoruz. “şanlıurfa ili Suriye ile en uzun sınırı olan ilimizdir. GAP projesi kapsamındaki sulamaların 188 bin hektarlık bölümü yani yüzde 85 i de yine bu ilimizdedir. şanlıurfa’nın Türkiye Suriye sınırını teşkil eden Bağdat demiryolu üzerindeki ilçesi Akçakale’dir. Akçakale şanlıurfa il merkezine 52 kilometre uzaklıkta ve aslında GAP projesi kapsamındaki ovası sulamalarının da idari merkezidir. AK parti hükümeti kabul etse de etmese de Cumhuriyet tarihinin en önemli ve en faydalı projesi GAP projesidir. Bu projeden de elde edilen değerler bugüne kadar hiçbir projeden elde edilmemiştir. GAP projesi çok kapsamlı bir projedir. Ama en önemli ayağı sulamadır. Çünkü sulamadan amaçlanan kısaca kaliteli yüksek ürünler elde ederek, hem Türk sanayinin hammadde ihtiyacını karşılamak, hem de bu ürünleri bölge de yerinde işleyerek yanı başındaki orta doğu pazarında bu malları satmaktadır. Bunun içinde öncelikle Cumhuriyetin kuruluş yıllarından beri var olan, ancak daha çok pasavan geçişlerin veya son yıllarda sınır ticaretinin yapıldığı Akçakale gümrük kapısı A grubu gümrük idaresine dönüştürülmesi gerekmekte.” Sayın Melik’in konuşması daha uzuyor ama ben kısa kesiyorum. Detayları ile konuyu gözler önüne sererken bir Urfa’lı olarak Urfalıların yaşam mücadelesine, ticareti hayatını bir katkı sunmak istiyor. Duyan duyuyor da rahatları kaçıyor diye duymazlıktan geliyorlar. Mesele Urfa ise de muhalefet bunu dile getirdiğinden dinleyen kim anlayan kim. Oysa, ben Urfa için yapılan bir çalışma da bütün seçilmişler madem halkın vekilleridir bir arada görmek isterdim. Çünkü; “başka Urfa yok” sözü bunun referansıdır. Devasa proje GAP’ın ne olacağı belli değil. Onun üstüne de bir sünger çekmek için uğraşanlar var. Oysa GAP la birlikte Akçakale sınır kapısı, stadyum, uluslararası hava limanı kargo hizmetleri bütünün parçalarıdır. Övgüyle bahsettiğimiz gibi izleklerin sorgulamasında onu gayet başarılı buluyorum. Sağ olsun Sayın Melik…